Examples of using "Pointed" in a sentence and their turkish translations:
O onu gösterdi.
Kedilerin sivri kulakları var.
- Tom, Mary'yi gösterdi.
- Tom, Mary'yi işaret etti.
Ben onu gösterdim.
Volkanlıların sivri kulakları vardır.
Herkes Tom'u işaret etti.
Herkes onları gösterdi.
Herkes onu gösterdi.
Tom, Mary'yi gösterdi.
- Herkes beni işaret etti.
- Herkes beni gösterdi.
Tom tavanı işaret etti.
Bunu ona gösterdi.
O benim hatama dikkat çekti.
Tom bazı sorunlara işaret etti.
Tom hatamı gösterdi.
Tom yeri gösterdi.
Tom tavanı işaret etti.
Tom sağa doğru işaret etti.
Tom gökyüzünü işaret etti.
Tom ekrana işaret etti.
Tom Mary'nin arabasını gösterdi.
Tom saatini gösterdi.
Tom göğsünü işaret etti.
Tom işareti gösterdi.
Tom gökyüzünü işaret etti.
Tom yere işaret etti.
Tom dağlara doğru işaret etti.
Tom, Mary'nin hatalarını gösterdi.
Tom bir istisnaya dikkat çekti.
Tom hatalarımıza dikkat çekti.
Dağı işaret etti.
Franklin Pierce Adams'ın söylediği gibi,
Tom Mary'ye bir silah çekti.
Bay Kennedy hatalarımızı belirtti.
- Bana yedi uçlu bir yıldız çiz.
- Bana yedi uçlu bir yıldız çizin.
Tom silahını Mary'ye doğrulttu.
Tom açık pencereyi gösterdi.
Tom oturma odasını işaret etti.
Tom arka odayı işaret etti.
Tom Mary'yi işaret etti.
Tom kırık farı işaret etti.
Tom yangın çıkışını işaret etti.
Tom arka kapıyı işaret etti.
Öğretmen tahtaya işaret etti.
Tom tavanı gösterdi.
Tom tavanı işaret etti.
- Tom parmağıyla Mary'yi işaret etti.
- Tom Mary'ye parmağını gösterdi.
Tom güvenlik kamerasını işaret etti.
Tom üst kitaplığı işaret etti.
Bunu ona gösterdi.
Ona kameramı gösterdim.
Bunu Tom'a gösterdim.
Bunu onlara gösterdi.
Tom tüfeğini Mary'ye çevirdi.
Bay Kennedy hatalarımıza dikkat çekti.
O, parmağıyla onu işaret etti.
- Tom Büyükayı takımyıldızını gösterdi.
- Tom Büyükayı'yı işaret etti.
Sami silahı Leyla'ya doğrulttu.
O, oradaki kuleyi işaret etti.
Öğretmen öğrencilerinin hatalarını gösterdi.
Tom uzaktan kumandayı televizyona yöneltti.
Tom caddenin karşısındaki bir şeyi gösterdi.
Tom Mary'nin durduğu yeri gösterdi.
Tilkilerin uzun kuyrukları ve sivri kulakları vardır.
Tom yerde bir şeye işaret etti.
O, suçlarcasına parmağını ona gösterdi.
- Tom eliyle silah yapıp bana doğrulttu.
- Tom elini tabanca yapıp bana tuttu.
Çocuk annesini bana gösterdi.
Yaptığım hataları gösterdi.
Ona bazı imlâ hatalarını gösterdi.
Tom duvardaki bir sembolü gösterdi.
Tom duvardaki haritayı gösterdi.
Tom harita üzerinde bir noktaya işaret etti.
Tom onunkinin yanındaki sandalyeyi gösterdi.
Tom duvardaki resmi gösterdi.
Sanırım bu Tom'un gösterdiği yer.
Soyguncu silahını kurbana doğrulttu.
Tom yerdeki parayı işaret etti.
Tom caddenin karşısındaki restoranı gösterdi.
Tom masanın üzerindeki kitabı gösterdi.
Toplantıda planın liyakatını belirttim.
Tom komşusunun bahçesindeki ağacı gösterdi.
Tom yaptığım birkaç hatayı gösterdi.
Tom Mary'yi suçladı.
Tom Mary'nin gösterdiği yöne kaçtı.
Jim, benim kompozisyonumda bazı dil bilgisi hatalarına dikkat çekti.
Tom silahını kaldırdı ve Mary'ye doğrulttu.
Tom tüfeğini aldı ve Mary'ye doğrulttu.
Tom tüfeğini kaldırdı ve onu Mary'ye doğrulttu.
Tom Mary'nin yanında duran kişiyi işaret etti.
Tom yanındaki boş koltuğu gösterdi.
Tilkinin uzun bir kuyruğu ve sivri kulakları vardır.
Tom barda boş bardağa işaret etti.
Tom parmaklarını şakırdattı ve kapıyı gösterdi.
Tom Mary'nin yaptığı hataları gösterdi.
Yanlış yaptığınız her şeyi ve hayatınızda yanlış olan her şeyi
Baskıdaki hatalara derhal dikkat çekilmelidir.