Examples of using "Interpreter" in a sentence and their turkish translations:
Çevirmenim.
Bir tercümana ihtiyacım var.
Tom bizim çevirmenimizdi.
Bir tercümana ihtiyacı var.
Onun bir tercümana ihtiyacı var.
Onların bir tercümana ihtiyaçları var.
Bizim bir tercümana ihtiyacımız var.
Bir tercümana ihtiyacın var.
Tom'un bir tercümana ihtiyacı var.
- Tom bir çevirmen.
- Tom bir tercüman.
Tom tercümanımız.
Ben tercüman değilim.
Séamus bir tercüman olacak.
Bir çevirmene ihtiyacım yok.
Bir tercümanınız var mı?
Biz bir tercüman aracılığıyla iletişim kurarız.
Tom, bir tercüman aracılığıyla konuştu.
Bir tercüman vasıtasıyla konuştu.
Bir tercümana ihtiyacın var mı?
Tom bir simültane tercüman olmak istiyor.
Dr Beyaz bizim tercümanımız olarak görev yapmıştır.
Onu çevirmen olarak davet ettiler.
O onu bir tercüman olarak işe aldı.
Çevirmenin ikili bir görevi vardır.
Tercümana çevirmek için ödeme yapılır.
O, onu bir çevirmen olarak işe aldı.
Tom Mary'yi bir çevirmen olarak işe aldı.
Ben bir simültane tercüman olarak görev yaptım.
Nereden bir tercüman bulabilirim?
- Tom çevirmenlik yapıyor.
- Tom tercüman olarak çalışıyor.
Ben toplantıda tercüman olarak görev yaptım.
Tom, Mary'yi tercümanı olarak işe aldı.
Ilona bir işaret dili tercümanı olarak çalışmaktadır.
Amcam bana çevirmen olarak görev yaptırdı.
Andaş tercüman olmak istiyor.
Tom Mary için tercüman olarak davrandı.
Sosyaliste bir kadın tercüman tarafından eşlik edildi.
Tom bir işaret dili tercümanı olmak istiyordu.
Resmi olarak, o bir tercüman olarak bizim için çalışıyor.
Bir çevirmenin yardımı olmadan konuştuk.
Onun hayali eş zamanlı bir çevirmen olmak.
Tom geçen yaz bir tercüman olarak çalışıyordu.
Simultane tercüman olmak istiyor.
Neden tercümanlık görevine başvurmuyorsun?
Bir çevirmen ya da tercüman olmak için okuyorum.
O gerçekten bir simultane çevirmen olarak çalışmak istiyor.
Tom tercümanımız değil, tur rehberimizdi.
Herkes sana saygı duyar. Herkes seni sayar.
Çevirmen olabildiğince çok detay ve bilgi vermeye çalışır.
Uluslararası konferansta gönüllü bir çevirmen olarak çalışıyor.
O onun en iyisi olduğunu duyduğu için onu bir tercüman olarak işe aldı.
Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Bundan kaçış yok. Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Evet.