Translation of "Hearted" in Turkish

She was good-hearted.

O iyi kalpliydi.

You're so kind-hearted.

Sen çok iyi kalplisin.

Tom is good-hearted.

Tom iyi kalpli.

George was broken-hearted.

George kırık kalpli idi.

He's very soft-hearted.

O çok yumuşak kalplidir.

She's a cold-hearted bitch.

O acımasız bir sürtük.

He's a cold-hearted jerk.

O acımasız bir pislik.

She is always cold-hearted.

O her zaman soğuk kalpli.

Tom's a good-hearted person.

Tom iyi kalpli biridir.

Tom is very good-hearted.

Tom çok iyi kalpli.

Fadil was cold-hearted killer.

Fadıl soğukkanlı katildi.

She's a cold hearted bitch.

O acımasız bir kaltak.

Good-hearted women are always beautiful, but beautiful women are not always good-hearted.

İyi kalpli kadınlar her zaman güzeldir ama güzel kadınlar her zaman iyi kalpli değildir.

Tom is a warm-hearted man.

Tom cana yakın bir adam.

Tom was a good-hearted guy.

Tom iyi kalpli bir adamdı.

You are a good hearted child.

Sen iyi kalpli bir çocuksun.

Tom is a good-hearted person.

Tom iyi kalpli bir insandır.

Tom is a good-hearted man.

Tom iyi kalpli bir adamdır.

Tom is a cold-hearted person.

Tom katı yürekli bir kişidir.

How could Tom be so cold-hearted?

Tom nasıl bu kadar merhametsiz olabilir?

Sami is a very soft-hearted person.

Sami çok yumuşak kalpli bir kişidir.

The kind-hearted queen could not refuse her.

İyi yürekli kraliçe onu reddedemedi.

Even the hard-hearted can be moved to tears.

Taş kalpliler bile gözyaşlarına boğulabilirler.

- I'm heartbroken.
- My heart is broken.
- I'm broken-hearted.

- Kalbim kırık.
- Ben kederliyim.

Tom is a dim-witted but good-hearted fellow.

Tom beyinsiz ama iyi kalpli bir adam.

Layla knew that Fadil was a warm-hearted generous person.

Leyla, Fadıl'ın sıcak kalpli cömert bir insan olduğunu biliyordu.

- Tom is a cold-hearted murderer.
- Tom is a cold-blooded murderer.

Tom soğukkanlı bir katildir.

- He is a man of warm heart.
- He is a warm-hearted man.

O sıcak kalpli bir adam.