Examples of using "Examination" in a sentence and their turkish translations:
O sınavı geçti.
O, sınavı geçti.
John sınavı geçti.
Tom sınavda başarısız oldu.
John sınavı muhtemelen geçecek.
fakat yapılan incelemede ise
Sınav sonuçların mükemmel.
Sınavda tekrar başarısız oldu.
- O, sınavda başarısız olacak mı?
- O sınavda başarısız mı olacak?
O, bir sözlü sınava girdi.
İngilizce sınavını geçti.
Sınav kağıtlarınızı verin.
Sınav önümüzdeki pazartesi başlıyor.
Sınav giderek yaklaşıyor.
Sınavdan kaldı.
Giriş sınavını geçti.
O sınavı zorla geçti.
Dün bir sınav olduk.
Sınavda başarısız oldular.
Bu senin ilk sınavın mı?
Sınavını geçtin mi?
Sınavı geçemedi.
Çünkü sınavı geçtim.
- Sınav uzun sürmeyecek.
- Muayene uzun sürmeyecek.
Fransızca sınavımı geçtim.
Tom muhtemelen sınavı geçecek.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
bu taşlarda yapılan incelemede
John muhtemelen sınavı geçecek.
Giriş sınavını geçemedi.
Sınava girmeliydi.
Sınavı geçebildi.
O, sınav sonucu hakkında endişeli.
Sonraki sınavı geçecek.
İngilizce bir sınava girdi.
Sınavı kolaylıkla geçti.
Yaklaşan sınavı geçecek.
Öğrenciler sınav için hazırlandı.
Tom sınavı geçebildi.
Keşke hiç sınav olmasaydı.
Sınav çok yaklaştı.
Onun sınavı geçeceğini umuyorum.
Giriş sınavı için hazırım.
Son sınav çok zordu.
Bu sınav için iyi hazırlandım.
Ken sınava güvenle girdi.
O, sınavda iyi yaptı.
Ben sınavı zorlukla geçtim.
- Neden giriş sınavında başarısız oldun?
- Neden giriş sınavını başarmadın?
Sanırım Tom sınavda başarısız olmayacak.
- Tom'un sınavı geçeceğine eminim.
- Tom'un sınavda başarılı olacağına eminim.
Malzemeleri incelememiz gerekir.
ve daha yakından incelememizi hak ediyor.
Öğretmen beni sınavdan muaf tuttu.
Benim için sürpriz oldu, o, sınavda başarısız oldu.
Öğretmen sınav kağıtlarını gözden geçirdi.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
Sınavda başarısız olduğuna üzülüyor.
O, sınavı geçmek için çok çabaladı.
Sınavı geçmesi kesin gibi.
Onun sınavı geçmesini umuyorum.
Sınavı geçmesi muhtemeldir.
Sınavı geçeceğinden emin.
Onu sınavda kopya çekerken yakaladım.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
Bir sınava hazırlanmakla meşgul.
Sınavı için hazır değildi.
Bugün matematikten sınav olduk.
Sınav için hazırlanmakla meşgul.
Çok çalışarak sınavı geçti.
Mary'nin sınavı geçeceğini umuyorum.
Yarın geometriden sınav olacağız.
Sınava girmek zorunda değilsin.
Giriş sınavımız çok yakındı.
Onlar sınavı geçmemizi şart koştu.
Sınav beni sıkı çalışmaya zorladı.
Erkek kardeşim bir sınava katılmak zorunda.
Dün İngilizce sınavımız vardı.
Onun İngilizce sözlü sınavı vardı.
Jim sınavda kopya çekerken yakalandı.
Dün biyolojide bir sınava girdik.
Şüphesiz o, sınavı geçecek.
Sınavı geçtiğiniz için sizi kutlarım.
O dün giriş sınavına girdi.
Giriş sınavını geçmesi muhtemeldir.
Erkek kardeşim sınavı geçemedi.
Tom'un sınavı geçmesi mümkün değildi.
Şüphesiz o, sınavı geçecek.
Tom bir sınava hazırlanmakla meşgul.
Sınavı geçememişti.
Sınavı geçmek için çok çalıştı.
Geçen hafta matematikten bir sınava girdik.
Tam muayene olmanı istiyorum.