Examples of using "Comparing" in a sentence and their turkish translations:
Sen elmalarla portakalları karşılaştırıyorsun!
Sen elmalarla portakalları karşılaştırıyorsun!
Gittikçe kendi dişilik organlarını
Sen tebeşir ve peyniri karşılaştırıyorsun!
- Sen elmaları portakallarla karşılaştırıyorsun.
- Sen elmalarla armutları karıştırıyorsun.
Tom'u Mary ile karşılaştırmıyorum.
80 farklı erkek ve kadın kotlarının cep boylarını ölçtü.
Adil değil çünkü kendinizi bir çocukla karşılaştırıyorsunuz.
Ülkeler arasında karşılaştırma yaptığımız zaman