Examples of using "Cheerleader" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir amigoyum.
Mary bir amigo.
Ann bir amigo.
Mary bir amigoydu.
Tom bir erkek amigo.
Tom'un karısı bir ponpon kızdı.
Mary'nin bir amigo olduğunu düşündüm.
Bir amigo olduğuna inanamıyorum.
Mary'nin bir ponpon kız olamayacak kadar şişman olduğunu düşünüyor musun?