Translation of "Cabin" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Cabin" in a sentence and their turkish translations:

I have cabin fever.

- Kapalı yer korkum var.
- Bir mekanda uzun süre kalma korkum var.

Is this our cabin?

Bu bizim kabin mi?

The cabin smelled musty.

Kabin küflü kokuyordu.

Tom was in the cabin.

Tom kulübedeydi.

The cabin was absolutely silent.

Kabin kesinlikle sessizdi.

Tom walked back to the cabin.

Tom kulübeye geri yürüdü.

Tom was waiting inside his cabin.

Tom kabininin içinde bekliyordu.

Tom lives in a log cabin.

Tom ağaç kulübesinde yaşıyor.

The cabin attendant is good at flattery.

Kabin görevlisi dalkavuklukta iyidir.

Tom has gone back to the cabin.

Tom kamaraya geri gitti.

The cabin had no water or electricity.

Kabinin su ya da elektriği yoktu.

We rented a cabin by a lake.

Gölün yanında bir kabin kiraladık.

Tom followed the moth outside the cabin.

Tom kabinin dışındaki güveyi izledi.

Tom took shelter in a log cabin.

Tom bir ahşap kulübeye sığındı.

Tom lived alone in a small cabin.

Tom küçük bir kamarada tek başına yaşıyordu.

I went on deck from my cabin.

Kamaramdan güverteye gittim.

I was in the cabin all night.

Bütün gece kabindeydim.

Naoki was poor and lived in a cabin.

Naoki fakirdi ve bir kulübede yaşardı.

The cabin was torn asunder by the storm.

Kabin fırtına tarafından parçalara ayrıldı.

We have rented a cabin by the lake.

Gölün yanında bir kabin kiraladık.

The cabin we stayed in didn't have electricity.

Kaldığımız kabinde elektrik yoktu.

Tom has a small cabin on the lakefront.

Tom'un göl yakınında küçük bir kabini var.

- Tom plans to stay in his mountain cabin all summer.
- Tom plans on staying in his mountain cabin all summer.

Tom, bütün yaz dağ kulübesinde kalmayı planlıyor.

Naoki was poor and lived in a small cabin.

Naoki yoksuldu ve küçük bir kulübede yaşıyordu.

He was poor and lived in a small cabin.

O, yoksuldu ve küçük bir kabinde yaşardı.

Do you know the way back to the cabin?

Kabine geri dönüş yolunu biliyor musun?

The aircraft cabin holds two hundred and fifty people.

Uçak kabini iki yüz elli kişi alıyor.

We followed him single file till we reached the cabin.

Kulübeye yetişinceye kadar onu tek sıra izledik.

Tom lives alone in a small cabin near a waterfall.

Tom bir şelaleye yakın bir kamarada yaşıyor.

Tom lives alone in a small cabin in the woods.

Tom ormanda küçük bir kulübede yaşamaktadır.

From the look of the cabin, no one lives in it.

Kabinin görünümüne bakılırsa içeride kimse yaşamıyor.

Tom spent the night in the small cabin near the lake.

Tom bütün geceyi gölün yanında küçük bir kabinde geçirdi.

Tom often spends his weekends in his cabin in the woods.

Tom sık sık hafta sonlarını ormanda kulübesinde geçirir.

Tom lives all by himself in a small cabin in the woods.

Tom ormanda küçük bir kulübede tek başına yaşar.

Dan set fire to the cabin in an attempt to kill Linda.

Dan Linda'yı öldürmek için kulübeyi ateşe verdi.

I have a cabin in the mountains about three hours from my house.

Evimden yaklaşık üç saat mesafedeki dağlarda bir kulübem var.

He has been living in the cabin by himself for more than ten years.

O, on yıldan daha fazla süredir tek başına bir kabinde yaşamaktadır.

- Tom lived alone in a small hut.
- Tom lived alone in a small cabin.

Tom küçük bir kulübede tek başına yaşıyordu.

If cabin pressure should change, panels above your seat will open revealing oxygen masks.

Kabin basıncının değişmesi gerekiyorsa, koltuğunuzun üzerindeki paneller oksijen maskelerini açığa çıkaracaktır.

It's a private cabin, but you share an external washroom with the other cabins.

Bu özel bir kabin, ancak diğer kabinlerle harici bir tuvalet paylaşıyorsunuz.

The old cabin lacked many modern appliances, it even had a wood-burning stove.

Eski kabin pek çok modern cihazdan yoksundu, hatta bir odun sobası bile vardı.

Tom told us that we would eat as soon as we got to the cabin.

Tom bize kamaraya varır varmaz yemek yiyeceğimizi söyledi.

"What are your favourite books, Tom? " "The Adventures of Tom Sawyer and Uncle Tom's Cabin."

"Favori kitapların ne,Tom?" " Tom Sawyer'ın Maceraları ve Tom Amca'nın Kulübesi."

Abraham Lincoln, the 16th president of the United States, was born in a log cabin in Kentucky.

Amerika Birleşik Devletleri'nin 16. başkanı Abraham Lincoln, Kentucky'de bir kulübede doğdu.

- He lives alone in a small cabin in the swamp.
- He lives alone in a little cottage in the swamp.

O bataklıkta küçük bir kulübede tek başına yaşıyor.

Tom and Mary went on a cruise near Italy for their honeymoon, but the ship sank and Tom was drowned in his cabin.

Tom ve Mary balayıları için İtalya yakınında vapurla seyahate çıktılar fakat gemi battı ve Tom kamarasında boğuldu.