Translation of "Behaving" in Turkish

0.024 sec.

Examples of using "Behaving" in a sentence and their turkish translations:

He's behaving oddly.

O garip davranıyor.

You're behaving oddly.

Sen garip bir biçimde davranıyorsun.

He's behaving weirdly.

Garip davranıyor.

Tom is behaving strangely.

Tom garip biçimde davranıyor.

She was behaving mysteriously.

O esrarengiz bir şekilde davranıyor.

Is Tom behaving himself?

Tom terbiyeli davranıyor mu?

Tom is behaving oddly.

- Tom garip bir biçimde davranıyor.
- Tom tuhaf bir şekilde davranıyor.

- You're behaving like a spoilt brat.
- You're behaving like a spoiled brat.

Şımarık bir velet gibi davranıyorsun.

behaving inappropriately towards an entrepreneur,

uygunsuz davrandığını gördüğümüzde veya duyduğumuzda

I hope Tom's behaving himself.

Tom'un terbiyeli davrandığını umuyorum.

Tom has been behaving oddly.

Tom garip bir biçimde davranıyor.

Tom has been behaving suspiciously.

Tom şüpheyle davranıyordu.

Why's Tom behaving so childish?

Tom neden böyle çocukça davranıyor?

Why's Tom behaving like that?

- Tom niye öyle davranıyor?
- Tom neden böyle davranıyor?

- Tom has been behaving oddly.
- Tom has been acting strangely.
- Tom is behaving oddly.

Tom garip bir biçimde davranıyor.

I've never minded her behaving badly.

Onun kötü davranışını hiç kafama takmadım.

Is your new car behaving well?

Yeni araban sana iyi davranıyor mu?

Why are you behaving like that?

Niye böyle davranıyorsun?

Tom is behaving oddly, isn't he?

Tom garip bir biçimde davranıyor, değil mi?

You're behaving like a spoiled brat.

Şımarık bir velet gibi davranıyorsun.

Prevent others from behaving in similar ways

başkalarının benzer şekillerde davranmasını önlemek

Trades are behaving badly. A nice criticism

esnaf kötü davranıyor. Güzel bir eleştiri

Tom has been behaving a little strange.

Tom biraz garip davranıyor.

Tom has been behaving like a child.

Tom bir çocuk gibi davranıyor.

Tom has been behaving like a baby.

Tom bir bebek gibi davranıyor.

Tom was behaving like a spoiled child.

Tom şımarık çocuk gibi davranıyordu.

I am like behaving like a man at my work, behaving like a woman at my home;

İşte erkekmişim gibi, evdeyse bir kadın gibi davranıyordum

I can't forgive him for behaving like that.

Öyle davrandığı için onu affedemiyorum.

Tom can't forgive Mary for behaving like that.

Tom, öyle davrandığı için Mary'yi affedemiyor.

- Tom has been behaving strangely.
- Tom behaved strangely.

Tom garip davranıyor.

And I was shocked how these people were behaving.

Beni en çok etkileyen ise insanların davranışlarını görmek oldu.

We can't allow Tom to continue behaving that way.

Tom'un o şekilde davranmaya devam etmesine izin veremeyiz.

- My computer's acting strange.
- My computer is behaving strangely.

Bilgisayarım tuhaf bir biçimde davranıyor.

Tom doesn't approve of the way Mary's been behaving.

Tom Mary'nin davranış şeklini onaylamıyor.

- Tom told Mary he thought she was behaving like a child.
- Tom told Mary that he thought that she was behaving like a child.
- Tom told Mary he thought that she was behaving like a child.
- Tom told Mary that he thought she was behaving like a child.

Tom Mary'ye bir çocuk gibi davrandığını düşündüğünü söyledi.

- Quit behaving like a kid.
- Stop acting like a child.

Bir çocuk gibi davranmayı bırak.

Today my horse is not behaving like he usually does.

Bugün atım her zamanki gibi davranmıyor.

Tom certainly didn't approve of the way Mary was behaving.

Tom Mary'nin davranış biçimini kesinlikle onaylamadı.

- Tom is acting like a baby.
- Tom behaves like a child.
- Tom has been behaving like a baby.
- Tom is acting like a child.
- Tom has been behaving like a kid.
- Tom is behaving like a baby.

Tom, bir bebek gibi davranıyor.

- Why is Tom acting this way?
- Why's Tom behaving like that?

Neden Tom bu şekilde davranıyor?

Tom looked like he wasn't happy with the way Mary was behaving.

Tom Mary'nin davranma tarzından mutlu değildi gibi görünüyordu.

What do you think of the way Tom has been behaving lately?

Tom'un son zamanlardaki davranış tarzı hakkında ne düşünüyorsun?

I take it you don't approve of the way Tom's been behaving.

Tom'un davranma tarzını onaylamadığını varsayıyorum.

Tom's probably sick and tired of the way Mary's been behaving lately.

Son zamanlarda Tom muhtemelen Mary'nin davranma tarzından bıktı.

- You're acting like a spoiled brat.
- You're behaving like a spoiled brat.

Bir şımarık çocuk gibi davranıyorsun.

- I let Tom know that I wasn't happy with the way he was behaving.
- I let Tom know I wasn't happy with the way he was behaving.

Onun davranma tarzından memnun olmadığımı Tom'a bildirdim.

But you can't say everybody at the party is the worst-behaving person.

Ancak partideki herkesin en kötü davranan kişi olduğunu söyleyemezsiniz.

In this world, it's difficult to go on behaving like a human being.

Bu dünyada insan gibi davranmaya devam etmek zordur.

Tom refused to continue to ignore the way Mary was behaving at school.

Tom Mary'nin okuldaki davranma tarzını görmezlikten gelmeye devam etmeyi reddetti.

Let me tell you what's going to happen if you don't start behaving yourself.

Terbiyeni takınmaya başlamazsan sana ne olacağını bildireyim.

- He is being Nelson tonight.
- He is acting like Nelson tonight.
- He is behaving like Nelson this evening.

O, bu akşam Nelson gibi davranıyor.

- Tom is acting strange.
- Tom has been behaving strangely.
- Tom is acting strangely.
- Tom has been acting weird.

Tom garip davranıyor.