Examples of using "Antidote" in a sentence and their turkish translations:
Panzehir yok.
Hiçbir antidot mevcut değildir.
Bir panzehir var.
Herhangi birinin panzehiri var mı?
Bir panzehir bulmaya çalışıyoruz.
Panzehiri bulmalıyım.
Bir panzehir bulmamız gerekiyor.
Bütün istediğim panzehir.
Eğitim şiddete karşı en iyi panzehirdir.
Sen gerçekten melankolimin panzehirisin.
Ama bu zehirse aynı zamanda panzehir.
Gülmek hırçınlık için en etkili bir panzehirdir.
Bu yılanın zehirinin bir panzehiri yok.
Panzehiri bulamazsan erkek kardeşin ölecek!