Translation of "Ambulance" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Ambulance" in a sentence and their turkish translations:

- Call an ambulance.
- Call an ambulance!

Bir ambulans çağırın.

Call an ambulance.

Bir ambulans çağırın.

- Tom has called an ambulance.
- Tom called for an ambulance.
- Tom has called for an ambulance.

Tom bir ambulans çağırdı.

An ambulance arrived immediately.

Derhal bir ambulans geldi.

Please call an ambulance.

- Ambulans çağırın lütfen.
- Bir ambulans çağır lütfen.

Get me an ambulance.

Bana bir ambulans çağır.

We need an ambulance.

Bir ambulansa ihtiyacımız var.

I need an ambulance.

Bir ambulansa ihtiyacım var.

I'll call an ambulance.

Ambulans çağıracağım.

Eventually, an ambulance arrived.

Sonunda bir ambulans geldi.

We want an ambulance.

Bir ambulans istiyoruz.

You need an ambulance.

Bir cankurtarana ihtiyacın var.

I'm an ambulance driver.

Ben bir ambulans şoförüyüm.

Sami needed an ambulance.

Sami'nin bir ambulansa ihtiyacı vardı.

I've called an ambulance.

Ambulans çağırdım.

I called an ambulance.

Ambulans çağırdım.

Do you need an ambulance?

Bir ambulansa ihtiyacın var mı?

I'm in the other ambulance!

Ben diğer ambulanstayım.

The wounded arrived by ambulance.

Yaralılar ambulansla geldiler.

We should call an ambulance.

Bir ambulans çağırmamız gerek.

I should call an ambulance.

Bir ambulans çağırmalıyım.

I'll call for an ambulance.

Bir ambulans çağıracağım.

Did you call an ambulance?

Bir ambulans çağırdın mı?

Let's call for the ambulance.

Ambulans çağıralım.

I didn't call an ambulance.

Ben ambulans çağırmadım.

He's hurt! Call an ambulance!

O yaralı! Ambulans çağır!

Should I call an ambulance?

Bir ambulans aramalı mıyım?

Tom has called an ambulance.

Tom bir ambulans çağırdı.

We need an ambulance here.

Burada bir ambulansa ihtiyacımız var.

I immediately called an ambulance.

Hemen bir ambulans çağırdım.

Tom called for an ambulance.

Tom bir ambulans çağırdı.

Tom immediately called an ambulance.

Tom hemen bir ambulans çağırdı

Should we call an ambulance?

Bir ambulans çağırmamız gerekir mi?

Should you call an ambulance?

Senin bir ambulans çağırman gerekir mi?

Should someone call an ambulance?

Birisinin ambulans çağırması gerekir mi?

Layla called for an ambulance.

Leyla bir ambulans çağırdı.

Tom called an ambulance immediately.

Tom derhal bir ambulans çağırdı.

Sami was an ambulance attendant.

Sami ambulans görevlisi idi.

Tom is an ambulance driver.

Tom ambulans şoförü.

Who had come in by ambulance,

bir kadın,

He died before the ambulance arrived.

O, ambulans gelmeden önce öldü.

Tom is hurt! Call an ambulance!

Tom yaralandı! Bir ambulans çağır!

I'm going to call an ambulance.

Ambulans çağıracağım.

Tom died before the ambulance arrived.

Tom ambulans gelmeden önce öldü.

Why didn't you call an ambulance?

Neden bir ambulans çağırmadın?

Have you already called an ambulance?

Zaten bir ambulans çağırdın mı?

Have you called an ambulance yet?

- Henüz bir ambulans çağırmadınız mı?
- Ambulans çağırdın mı?

Tom was loaded into an ambulance.

Tom bir ambulansa alındı.

Unfortunately, the ambulance arrived too late.

Ne yazık ki ambulans çok geç geldi.

Tell them we need an ambulance.

Onlara bir ambulansa ihtiyacımız olduğunu söyle.

Should I call for an ambulance?

- Bir ambulans çağırayım mı?
- Bir ambulans çağırmam gerekiyor mu?

The injured were transported by ambulance.

Yaralı, ambulansla taşındı.

I work as an ambulance driver.

Ambulans şoförlüğü yapıyorum.

Tom called an ambulance right away.

Tom hemen bir ambulans çağırdı.

They lifted him carefully into the ambulance.

Onu itinayla ambulansa kaldırdılar.

Tom died before the ambulance got here.

Tom ambulans buraya gelmeden öldü.

The wounded were transported with an ambulance.

Yaralılar bir ambulansla taşındılar.

The man died waiting for an ambulance.

Adam ambulans beklerken öldü.

Layla was dead when the ambulance arrived.

Leyla, ambulans geldiğinde ölmüştü.

Tom was dead when the ambulance arrived.

Tom, ambulans geldiğinde ölmüştü.

Tom died before the ambulance got there.

Tom, ambulans oraya varmadan öldü.

The ambulance arrived soon after we called.

- Ambulans, aramamızın hemen ardından geldi.
- Ambulans, biz çağırdıktan kısa süre sonra geldi.

She is convinced to get into the ambulance

ambulansa girmeyi kabul etti,

What is the telephone number of the ambulance?

Ambulansın telefon numarası nedir?

Don't worry. The ambulance will be here soon.

Endişelenme. Ambulans yakında burada olacak.

Tom was an ambulance driver in the war.

Tom savaşta bir ambulans sürücüsüydü.

Tom bled to death before the ambulance arrived.

Tom ambulans gelmeden önce kan kaybından öldü.

Tom stayed with Mary until the ambulance came.

Tom ambulans gelene kadar Mary ile kaldı.

Tom died before the ambulance could get there.

Tom, ambulansın oraya ulaşmasından önce öldü.

Do you want me to call an ambulance?

Bir ambulans çağırmamı ister misin?

Tom stayed with me until the ambulance arrived.

Ambulans gelene kadar Tom benimle kaldı.

Stay with me, Layla. The ambulance is coming.

Benimle kal Leyla. Ambulans geliyor.

Tom was already dead when the ambulance arrived.

Tom, ambulans geldiğinde çoktan ölmüştü.

Tom was dead when the ambulance got there.

Tom ambulans oraya vardığında ölüydü.

Sami was worried enough to call an ambulance.

Sami bir ambulans çağıracak kadar endişeliydi.

Should I call a gravedigger or an ambulance?

Cenaze hizmetlerini mi arayayım, yoksa 112'yi mi?

The ambulance came a few moments after the accident.

Ambulans kazadan birkaç dakika sonra geldi.

He was rushed by ambulance to the nearby hospital.

Ambulansla hemen yakındaki hastaneye kaldırıldı.

Tom got in his car and followed the ambulance.

Tom arabasına bindi ve ambulansı takip etti.

Tom was dead before the ambulance could get there.

Ambulans oraya gelemeden önce Tom ölmüştü.

Tom was dead by the time the ambulance got there.

Tom ambulans oraya varmadan önce ölmüştü.

Tom had to go to the emergency room by ambulance.

Tom ambulansla acil servise gitmek zorunda kaldı.

I need to use your phone to call an ambulance.

Ambulans çağırmak için telefonunu kullanmalıyım.

The ambulance broke down in the middle of the avenue.

Ambulans caddenin ortasında bozuldu.

How long did it take for the ambulance to arrive?

Ambulansın gelmesi ne kadar sürdü?

Tom was dead before the ambulance arrived at the hospital.

Tom ambulans hastaneye gelmeden önce öldü.

- Tom could have survived if the ambulance had arrived a little sooner.
- Tom could've survived if the ambulance had arrived a little sooner.

Eğer ambulans biraz daha erken gelseydi Tom hayatta kalabilirdi.

Every ambulance and every clinic can decode the type of stroke

Her ambulans ve her hastane inmenin türünü anlayarak

The ambulance broke down in the middle of the busy avenue.

Ambulans yoğun bir caddenin ortasında bozuldu.

As his lips got bluer, I nervously waited for the ambulance.

Dudakları mavileştikçe, ambulansı sinirli sinirli bekledim.

Tom bought an old ambulance and converted it into a camper.

Tom satın aldığı emektar bir ambulansı karavana çevirdi.