Translation of "Abundant" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Abundant" in a sentence and their turkish translations:

Rice fields abundant,

Pirinç tarlaları boldur,

She has abundant hair.

Onun çok saçı var.

There are abundant food supplies.

Bol gıda malzemeleri var.

Spain is abundant in oranges.

İspanya bolca portakal üretir.

Alpine flowers are abundant there.

Alp çiçekleri burada boldur.

Australia is abundant in minerals.

Avustralya'da mineraller bol miktarda bulunur.

The tree is abundant in fruit.

- Ağaç meyvece verimlidir.
- Ağaç meyve bakımından verimlidir.

Oil is abundant in that country.

Şu ülkede petrol çoktur.

Are mangroves abundant in the Pantanal?

Pantanal'da mangrovlar bol mu?

The vitamin pill contains abundant nutrition.

Vitamin hapı bol besin içerir.

The district is abundant in natural resources.

Bölge doğal kaynaklar açısından zengindir.

The continent is abundant in fossil fuels.

Kıta fosil yakıtlarca zengindir.

The country is abundant in natural resources.

Bu ülke doğal kaynak açısından zengindir.

Japan is not abundant in natural resources.

Japonya doğal kaynaklarca zengin değildir.

Military toys are abundant in the shops.

Asker oyuncakları dükkanlarca bolca bulunur.

Very large windows assure abundant natural daylight.

Çok büyük pencereler bol doğal gün ışığı sağlar.

Natural resources are not abundant in Japan.

Japonya'da doğal kaynaklar bol değildir.

The United States is abundant in natural resources.

Birleşik devletler zengin yer altı kaynaklarına sahip.

Solar energy is abundant, clean, affordable and renewable.

Güneş enerjisi, bol, temiz, düşük maliyetli ve yenilenebilirdir.

Lingonberries are abundant in the forests of Sweden.

Kırmızı böğürtlen İsveç ormanlarında boldur.

Sodium is one of the most abundant elements in the Earth's crust.

Sodyum yer kabuğundaki en bol elementlerden biridir.

Every two seconds somewhere on Earth a child dies of starvation, while elsewhere there are abundant food resources going to waste.

başka bir yerde boşa gien bol besin kaynakları varken yeryüzünde bir yerde her iki saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor.

A high savings rate is cited as one factor for Japan's strong economic growth because it means the availability of abundant investment capital.

Yüksek tasarruf oranı Japonya'nın güçlü ekonomik büyümesi için bir faktör olarak kabul edilmektedir.Çünkü o bol yatırım sermayesi kullanılabilirliği anlamına gelmektedir.