Examples of using "1996" in a sentence and their turkish translations:
televizyondan izlediğimi de hatırlıyorum.
O 1996 yılında mezun oldu.
16 Ocak 1996'da, Perşembe günü
Sami 1996'da serbest bırakıldı.
Sami Leyla'yla 1996'da tanıştı.
Sami, Haziran 1996'da öldü.
- Sami, 1996'da Kahire'de dünyaya geldi.
- Sami, 1996'da Kahire'de doğdu.
Fadıl, 23 Şubat 1996 Pazar günü kayboldu.
Beatles 1996 yılında Tokyo'da beş konser verdi.
Ben 3 Mart 1996'da Marsilya, Fransa'da doğdum.
1996 yılında, Victoria Terminus adı Chhatrapati Shivaji Terminus olarak değiştirildi.
Mars Global Surveyor Kasım 1996'da kızıl gezegene olan 10 aylık bir göreve başladı.