Examples of using "Echtgenoot" in a sentence and their turkish translations:
Bir kocam var.
- Kocasından nefret etti.
- Kocasından nefret ediyordu.
O, kocasını öldürdü.
Mary'nin kocasının adı Tom'dur.
Benim bir kocam yok.
Rahmetli kocası kemancıydı.
O, kocasını sevmiyordu.
Kocama bir vazektomi yapıldı.
O iyi bir koca olacak.
İdeal bir koca olduğunu ispat etti.
Onlar onun ölü kocasını gömdüler.
Kocam bir yılda 100,000 dolar kazanır.
O, kocasını ebediyen sevecek.
O, ona iyi bir koca olacak.
Kocam nerede?
John iyi bir koca ve baba olur.
Kocalarımızı terk ettik.
Babamın kız kardeşinin kocası benim eniştem.
O artık iyi bir adam, bu yüzden gelecekte iyi bir koca olacak.
Kocanız için kapsamlı bir kontrol öneririm.