Examples of using "كم" in a sentence and their turkish translations:
Kaç tane çocuğun var?
Kaç kişiye söyledin?
Ne kadar güzelsiniz!
Bayıldım!
Onun yaşı nedir?
Kaç yaşındasın?
- Kaç tane elma var?
- Kaç elma?
Saat kaç?
Saat kaç?
Ne kadar kazandın?
- Ne kadar uzunsun?
- Boyun ne kadar?
Fiyatı ne kadar?
Oğlunuz kaç yaşında?
Acaba kaçınız biliyor onu?
Ne kadar çılgınca, değil mi?
Kaçınız eğitim almanın
Bu harika.
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Kaç tane kitap okudun?
Ne can sıkıcı!
Kız kardeşin kaç yaşında?
Biletler kaça mal oldu?
Biletler sana kaça mal oldu?
Çocuğun kaç yaşında?
Affedersiniz. Saat kaç?
Sen çok can sıkıcısın.
Fırtına ne kadar sürecek?
Bu ne kadar uzunluktadır?
Baban kaç yaşında?
Kaç yaşında olduğunu biliyorum.
Onun kaç tane kitabı vardır?
Kaç kişi davet ettin?
Ne kadar şanslısın!
Şehrinizde kaç tane okul var?
Kaç saat uykuya ihtiyacın var?
"Adam o kadar kötü müydü?" diye sordum.
ve onları sevdiğimizi söyleyip
Bu düşünceyi sevdim!
1000 km fark var
Ne kadar para istiyorsun?
Sınıfında kaç kişi var?
- Bu arada, kaç çocuk gidiyor?
- Bu arada, kaç tane çocuk gidiyor?
Evinizde kaç oda var?
Bu elbise ne kadar?
Ne kadar ilginç.
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Yarım kilosu ne kadar?
Yaklaşık olarak kaç tane İngilizce kelime biliyorsun?
Boston'da saat kaç?
Beni ne kadar bekledin?
- Ne kadar paran var?
- Kaç paran var?
Saatin kaç olduğunu bilmiyorum.
- Kaç yaşındasın?
- Yaş kaç?
O, buradan ne kadar uzaklıktadır?
Ne kadar da mutlu gözüküyorsun öyle.
Buraya gelmekten gerçekten zevk alıyorum.
Sizleri çok özledim beyler!
Onun, senin için ne kadar önemli olduğunu biliyorum.
Onun, senin için ne kadar önemli olduğunu biliyorum.
Orada kaç tane kurban vardı?
- Tom'un kaç tane atı var?
- Tom'un kaç atı var?
Kaç kere gittin?
Kaç tane soru var?
Masada kaç tane dergi var?
Bu havadan nefret ediyorum.
İftara ne kadar kaldı?
hiç fark etmez.
Kesin olarak kaçı tecavüze uğruyor?
Tanrım, bu kötü!
Ameliyat etmek için can atıyordum yahu!
Kaç kez vuruldun?
"İç çamaşırınız, korseniz, geceliğiniz,
aslında bize ne kadar çok şey anlattığının bir kere daha farkına varın
Şimdi bir düşünün işte ne kadar çok zengin olduğunu
Örneğin ağırlığı ne?
Senin evin parka ne kadar uzakta?
Havaalanına ne kadar uzaklıkta?
Her neyse, saat kaç?
- Ne zamandır İspanyolca öğretiyorsun?
- Ne kadar süredir İspanyolca öğretiyorsun?
Müze buradan ne kadar uzaklıkta?
"Kaç yaşındasın?" "On altı yaşındayım."
Bunun bir yalan olduğu çok açık!
İstanbul'da kaç tane cami var?
Kaç tane yakın arkadaşın var?
Saat kaç?
Gezinde kaç tane valiz alıyorsun?
Bu hafta kaç saat çalıştın?
- Burada ne kadar kalacaksın?
- Burada ne kadar süre kalacaksın?
Ne kadar paran olduğu umurumda değil.
Mağazada kaç kişi var?
Kaç kere bunu tekrarlamak gerekiyor?
Bir haftada kaç gün vardır?