Translation of "يهدد" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "يهدد" in a sentence and their turkish translations:

طمع الإنسان يهدد حياة كثير من الأنواع الحية.

İnsan açgözlülüğü birçok türün varlığını tehdit ediyor.

ارتفاع مستوى سطح البحر يهدد ثلاثةً وثلاثين مدينةً حول

otuz üç şehri tehdit ediyor . Çoğu Asya'da olan yüz elli milyondan fazla insan

يهدد امن وسلامة اثنين وخمسين دولةً ويودي بحياة ملايين البشر.

elli iki ülkenin güvenliğini tehdit ve milyonlarca insanı öldürür.

ما يهدد بغداد والبصرة والقاهرة. كما ان مدناً ستبتلعها المياه

İskenderiye, Cidde ve Dubai gibi şehirler suyla yutulacak

الموز فريسةً لمرضٍ يسمى اربعة. ما يهدد وجود اي موزةٍ على سطح

Dünya yüzeyindeki herhangi bir muzun varlığını kesin olarak tehdit eden