Translation of "ملايين" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "ملايين" in a sentence and their turkish translations:

وباعوه وجنو ملايين،

bunu satarak milyonlar kazandı

ك.أ:لكن ثمانية ملايين--

CA: Ama 8 milyar ...

جماعياً، خلقوا ملايين الدولارات،

Birlikte milyonlarca dolarlık değer yarattılar,

مدينة تضم ٧ ملايين نسمة.

7 milyon insana ev sahipliği yapan bir şehir.

‫يستمر ترحال ملايين الخفافيش لساعات.‬

Milyonlarca yarasanın göçü saatlerce sürer.

في نهاية هذا ملايين الخفافيش

bunun sonunda ise milyonlarca yarasa

تخيل أن هناك ملايين الجنود

milyonlarca askeri olduğunu düşünün

مدينة تعداد سكانها ٧ ملايين نسمة،

yedi milyon insanın yaşadığı bir şehir

انتشر بسرعة كبيرة: 10 ملايين مشاهدة.

10 milyon görülmeyle süper viral oldu.

فقد ملايين الأشخاص حياتهم أثناء الحرب.

Milyonlarca insan savaş sırasında hayatını kaybetti.

وحصل على أكثر من ثمانية ملايين مشاهدة

Sekiz milyondan fazla izlendi

إنها مجرد نجم مثل ملايين النجوم الأخرى.

Diğer milyonlarca yıldızdan sadece bir tanesi.

آلة تصوير الرنين المغناطيسي ذات ملايين الدولارات

milyonlarca dolarlık MR makinesinin işlevini üstlenerek

ثلاث ملايين منها لم يكن مخططًا لها؟

3 milyonunun planlanmadığını söylesem?

وأربعة ملايين طن من ثاني أكسيد الكربون.

ve 4 milyon ton sülfür dioksit salındı.

‫لكن الشجرة الواحدة‬ ‫يمكنها إنتاج ملايين الثمار.‬

Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.

علمنا أن الحجر عمره 4 ملايين سنة

taşın 4 milyon yıllık olduğunu öğrendik

‫لذا، على مدى ملايين السنين، اضطرّت إلى...‬

O yüzden, milyonlarca yıl boyunca

خسر توم ثلاثة ملايين دولار السنة الماضية.

Tom geçen yıl üç milyon dolar kaybetti.

استغرق فقط 27 سنة لإصدار الخمسة ملايين الموالية.

Diğer beş milyon patenti vermesi ise sadece 27 yıl aldı.

قبل أن ننفق ملايين الدولارات لصنع كل شريحة.

ancak bunlar sonrasında her bir çip için milyonlarca dolar harcamaktı.

و ملايين من الناس التي باستطاعتها أن تنجزها.

tüm iş kategorisini hayal edebilirsiniz.

بحيث يمكن العثور على ملايين الخفافيش في كهف

yani bir mağarada milyonlarca yarasa bulunabiliyor

يمكن لهذا المسار أن يصل إلى ملايين الكيلومترات

bu iz milyonlarca km uzunluğa bile ulaşabiliyor

وعالمنا لا يوفر 10 ملايين وظيفةً جديدةً كل شهر.

Ancak dünyada her ay 10 milyon yeni iş ortaya çıkmıyor.

تضم رابطة العالم المسطح 6 ملايين عضو في أمريكا

Amerika'da düz dünya derneğinin 6 milyon üyesi var

تم إخفاء الإجابة على هذا السؤال منذ ملايين السنين.

bu sorunun cevabı ise milyonlarca yıl öncesinde saklı

كم من ملايين الموز نستهلك كل يوم في الولايات المتحدة؟

Amerika Birleşik Devletleri'nde ve dünyanın her yerinde

يهدد امن وسلامة اثنين وخمسين دولةً ويودي بحياة ملايين البشر.

elli iki ülkenin güvenliğini tehdit ve milyonlarca insanı öldürür.

كما ان ملايين العائلات ستجبر على اخلاء منازلها والهجرة من

Buna ek olarak, yeryüzünden kaybolmakla en çok tehdit eden ülkeler de dahil olmak üzere

‫على مدار ملايين الأعوام،‬ ‫شكّل القمر والمد‬ ‫إطار حيوات المخلوقات البحرية.‬

Ay ile gelgitler milyonlarca yıl boyunca deniz canlılarının hayatlarını şekillendirmiştir.

‫لكن بعد عملية تنظيف‬ ‫تكلفت بضعة ملايين دولار،‬ ‫تعود الآن الحيوانات.‬

Milyonlarca dolarlık bir temizlikten sonra... ...hayvanlar dönmeye başladı.

ما مدى حسن أداء الصلاة عن طريق كسر قلوب ملايين الناس؟

milyonlarca insanın kalbini kırarak kılınan namaz bir Müslümana ne kadar yakışırdı ki?

‫إنه أشبه بدماغ عملاق تحت الماء‬ ‫يعمل على مدى ملايين السنين.‬

Milyonlarca yıldır çalışan dev bir su altı beyni gibi.

وليضمن إعادة انتخابه كان عليه أن يبقي ملايين الفقراء الفنزويليين سعداء

Yeniden seçilebilmek için milyonlarca yoksul Venezüellalının memnun kalmasını sağlamalıydı

يؤثر على ما يقرب من ستة ملايين شخص في الولايات المتحدة وحدها.

demansın en yaygın nedeni.

قال ديما: "لكن الثلاثة ملايين هي كل ما عندي، لا أكثر، ولا أقل".

"Fakat bütün sahip olduğum üç milyon" dedi Dima. "Ne daha çok ne daha az."

لكن قذائف الهاون التي يستخدمها المصريون القدماء يمكن أن تحمل ملايين الأطنان من الوزن

fakat eski mısırlıların kullandığı harç milyonlarca ton ağırlığı bile taşıyabiliyor

السائل في دقيقتين ونصف فقط ، مما أدى إلى دفع إجمالي قدره سبعة ملايين ونصف المليون

oksijeni yakarak yedi buçuk milyon poundluk bir kombine itme gücü

‫أمضى هذا الحيوان ملايين السنين‬ ‫يتعلّم الاختباء ليستحيل إيجاده.‬ ‫كان عليّ أن أتعلّم كيف تبدو آثار الأخطبوط.‬

Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.