Translation of "البشر" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "البشر" in a sentence and their turkish translations:

صاغها البشر من أجل البشر

insanlar tarafından insanlar için yapıldı

الأسلحة النارية ليست من يقتل البشر. البشر هم من يقتل البشر.

Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.

رؤية البشر

İnsanoğlunu; bizler ve onlar,

مثل البشر

tıpkı insan gibi

البشر كائنات مبدعة.

İnsanoğlu, yaratıcı yaratıklardır.

فلا يزال البشر يصوغونها،

Hâlâ insanlar tarafından yaratılıyorlar

أن البشر صاخبون ومرعبون.

insanların gürültücü ve korkutucu olduğunu öğrendim.

البشر والمجتمعات والدول والولايات ...

İnsanlar toplumlara, toplumlar devletlere ve devletler birbirlerine...

نحن البشر مهوسون بالسرعة.

Biz insanlar hız konusunda takıntılıyız.

التي تؤكد قدرة البشر.

bir düşünce ve yaşam felsefesidir.

‫لا تسمعها آذان البشر.‬

İnsanlar bunu duyamaz.

سارق مهرب البشر القاتل

insan öldüren kaçakçı soyguncu

لقد فتنت دائما البشر ،

her zaman insanları büyüledi,

توم من بني البشر.

Tom bir Homo Sapienstir.

ويتعين بالتالي دراسته لسلامة البشر.

ve daha sonra insan çalışmalarına girmesini gerektiriyor.

صدقوني، سينقذُ هذا الجمال البشر.

İnanın bana, güzellik dünyayı kurtaracak.

أعتقدُ أن لدى البشر القدرة

İnsanoğlunun sefaleti

(غوغل) هو إله البشر الحديث.

Google, modern insanın Tanrısı.

كل البشر يريدون نفس الأشياء

Tüm insanlar aynı şeyleri istiyor,

طالما أننا لا نفسد البشر

Yeter ki biz insanoğlu bozmayalım

يأتي البشر إلى نيبال لرؤيتها

insanlar bu dağı görmek için Nepal'e geliyor

‫كان لطيفاً جداً وودوداً مع البشر،‬

İnsanlara karşı kibar ve sıcakkanlıydı,

‫هذا الضوء الغريب خفي لأعين البشر.‬

Bu ürkünç ışık, insan gözüyle görülmüyor.

ولكن ليس هناك شك في البشر.

ama insanda da şüphe oluşmuyor değil yani

ومن ثم شاعت مشاركتها مجانًا بين البشر

ve daha sonra atfettikleri daha yüksek gücü onurlandırmak için

‫لن تطارد البشر لتحاول لدغهم بشكل متعمد،‬

İnsanları kovalayıp kasten ısırmaya çalışmazlar

وإنما جعلتهم في متناول مسامعنا نحن البشر.

yalnızca insanların duyum düzeyine indirgiyorum

وسيعمل الذكاء الاصطناعي مع البشر كأدوات تحليلية

Yapay zekâ insanlarla analitik bir araç olarak çalışacak,

لا يتم تقييمنا نحن البشر وفقاً لقدراتنا الإبداعية.

insanlar artık yaratıcılıklarıyla değerlendirilmiyorlar.

أن البشر هم المشكلة وأن التقنية هي الحل.

sorun insanlar, çözüm ise teknoloji.

لا يستطيع ثلثا البشر الحصول على تصوير طبي.

insanoğlunun üçte ikisinin tıbbi görüntüleme erişimi yok.

أنه يمكن لأخطبوط مأسور أن يميز بين البشر.

yetiştirilen bir ahtapotun farklı insanları tanıdığını gösterdi.

لذلك يجعل هذا الفيروس قابلا للانتقال إلى البشر

bu durumda bu virüsü insanlara bulaşabilir hale getiriyor

بسبب الأضرار التي تلحق بنا نحن البشر بالطبيعة

biz insanoğlunun doğaya verdiği zarar yüzünden

وفي الحقيقة فإن البشر سيفعلون ما يعكس إيمانهم.

Aslında insanlar inandıklarını ispatlayan şeyleri yapıyor.

إذا كانت الأرض المكان الوحيد الذي يعيش فيه البشر،

eğer Dünya insanların yaşadığı tek yerse

أمضيتُ عملي المهني محاولًا فهم ما يفكر فيه البشر

Kariyerimi, insanların zihinlerine girmekle ve herkesin

لمهاجمة غيرهم من البشر، ولارتكاب جرائم ذات طابع طقوسي،

başka bir insana saldırmak, dini kurban vermek,

البشر دولةٌ عربية باكملها ستختفي مثل جزر القمر. المنطقة

hayal gücü olarak kalmayacak ... Komor Adaları gibi bütün bir Arap ülkesi yok olacak. Arap

هل تعتقد أن الاحترار العالمي هو نتيجة لعمل البشر؟

Küresel ısınmanın insan eylemlerinin sonucu olduğunu düşünüyor musunuz?

إذا كُنّا نحن البشر مجرد مخلوقات أنانية تسعى وراء مصالحها

Eğer biz insanlar basitçe bencil, çıkarcı varlıklarsak

الابتكار هو العملية التي نقوم من خلالها بحَل مشاكل البشر،

İnovasyon, insani sorunları çözdüğümüz işlemdir;

أن البشر، الذين هم من أنواع الحيوانات من بين الغير،

diğerleri gibi bir hayvan türü olan insanoğlunun

‫يذكر التاريخ "فهد (رودرابرايغ) آكل البشر"،‬ ‫ضال من القرن الـ19‬

Tarih, 126 Himalayalı köylüyü yediği kaydedilen 19'uncu yüzyılda yaşamış bir kaçaktan,

‫أو أفراد تحاول الهرب‬ ‫من وحشية مروعة يُسببها البشر لهم.‬

veya insanların korkunç zorbalığından kaçmak istemeleri olarak yorumluyor.

يملك لحم الدجاج خصائص بصرية وضوئية متشابهة مع لحم البشر.

İnsan etiyle aynı optik özelliklere sahip.

‫استخدام قعقعتها منخفضة التردد،‬ ‫التي أحيانًا لانخفاضها لا يسمعها البشر،‬

Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...

عبر البشر والعديد من الاغذية بما فيها الخضار والفواكه. اما

bulaşabileceğini doğruladı . Bu virüsün semptomlarına

يهدد امن وسلامة اثنين وخمسين دولةً ويودي بحياة ملايين البشر.

elli iki ülkenin güvenliğini tehdit ve milyonlarca insanı öldürür.

‫ليس لديها مفتاح يدفعها إلى القتل‬ ‫كما هو حال البشر والشمبانزي.‬

İnsanlar veya şempanzeler gibi öldürme içgüdüleri yok.

‫إلا أن التي تعيش في المناطق الحضرية‬ ‫تنشط ليلًا لتجنّب البشر.‬

...şehir bölgelerinde yaşayanlar insanlardan kaçınmak için gececi olur.

يبدو ان احلام البشر دائماً ما ارتبطت بالطيران او الارتفاع الى

Görünüşe göre insan rüyaları her zaman uçmak veya yükselmekle ilişkilendirilmiştir

تأثيراً على حياة البشر من تأثير ذوبان ثلوج القطب الجنوبي. الا

, insan yaşamı üzerinde Antarktika'daki karların erimesinden daha az

‫في مثل هذه الحالات،‬ ‫يعجز البشر عن التخلص من وحيد قرن هائج.‬

insanların azgın bir gergedandan kurtulma şansı olmadığını söylüyor.

من جنوح البشر، لا ينطوي على إراقة الدماء، يمكن الوصول إليه بالمبدأ.

insanlık suçu bu, ilk aşamada kan dökülmüyor.

كان بورمان ولوفيل وأندرس أول البشر الذين شاهدوا سطح القمر عن قرب.

Borman, Lovell ve Anders, ay yüzeyini yakından izleyen ilk insanlardı.

‫قال الخبراء‬ ‫إنه ربما تكون هذه الحريشة عدوانية،‬ ‫لكنها لا تعتبر البشر فريسة.‬

Agresif olmasına rağmen, uzmanlara göre bu sürüngen katil insanları av olarak görmez.