Translation of "وكأنه" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "وكأنه" in a sentence and their turkish translations:

بدا توم وكأنه ثري.

Tom zenginmiş gibi görünüyordu.

لم يبدو وكأنه شيء ثوري

Bu tam bir devrim gibi görünmüyordu

هذا يبدو وكأنه سبب للاحتفال.

O kutlamak için bir neden gibi görünüyor.

و أعتنى بي وكأنه أخي الأكبر

bana ağabeyim gibi davranan biriydi.

لذلك هذا يبدو وكأنه شيء طبيعي

yani bu normal bir şey gibi gelsede

ماذا لو رأت هذا العمل وكأنه شي طبيعي

Peki ya kocasının bebeğiyle zaten ilgilenmesi gerektiğini ve bunun gayet

على الرغم من أنه يبدو وكأنه تقليد إسلامي

İslami bir gelenek gibi görünse de

بدا الأمر وكأنه يوم هادئ آخر قد انتهى.

Diğer bir olaysız gün daha bitti gibi görünüyor.

انظروا، إنه يلتقط يديه وكأنه يتناول قطعة من الطعام،

Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor

يبدو في بعض الأحيان وكأنه حاجز بينك وبين الواقع.

ve bazen gerçeklik ve kendin arasında bir blok oluyormuş gibi hissettiriyor.

يمكننا أن نعيد وضع إطارٍ للمناخ وكأنه يتعلق بصحة الإنسان،

iklimin aslında insan sağlığıyla ilgili olduğunu yeni bir çerçeveye oturtabiliriz

يلاحظ بأن الضابط المسؤول عنه يبدو وكأنه قد اتخذ قراراً خاطئاً.

kıdemli subayının kritik bir hata yapmış olabileceğini fark ediyor.

الفاو الكبير وكأنه لم يكن موجوداً من الاساس. حبرٌ على ورق

dünya Faw büyük limanı hikayesini unuttum. Kağıt üzerine mürekkep

هو، يذهب للغابة في منتصف الليل والآن يتصرف وكأنه يخاف من الظلمة.

O, gecenin ortasında ormana gider ve şimdi karanlıktan korkuyormuş gibi davranıyor.