Examples of using "كوريا" in a sentence and their turkish translations:
ve bu sefer Kuzey Kore'yi de ekleyerek yasağı değiştirdi.
Kore'yi ziyaret etmek istiyorum.
Bu TV, Kore'de yapıldı.
Güney Kore ne yaptı? Güney Kore tüm vatandaşlarını evine çağırdı ilk önce.
Birileri, bir yerler -- mesela Kuzey Kore --
Altı yıl öncesinde Kore’den Arjantin’e
Güney Kore'de hayat çoktan normale döndü bile. Çin'in Wuhan kentinde ne oldu biliyor musunuz?
Ya demek ki bu adamlar bir şeyi yanlış yapmış. Doğru yapan ülkelere bir bakalım. Çin'e Güney Kore'ye...