Examples of using "سارة" in a sentence and their turkish translations:
Harika haber! Değil mi?
Komşularının çığlık attığını,
Sara okula devam ediyor.
Sarah'a söyledin mi?
Fakat eve geldiği ve annesi ile babasının
Sara'ya yardım etmek zorundaydım.
Gözcüler kısa süre içinde iyi bir haberle dönüyor.
Sarah da bütün bunları yapmış olsaydı
Sara gibi çocuklarınız olabilir.
Sara bana mutlu ailesini anlatır.
Jamal ve Sarah bugün geliyorlar.
size Sarah adında bir arkadaşın hikâyesini anlatayım.
Şimdi, Sarah'dan ne öğrenebiliriz?
konuşacak durumda değiller.
Midori, Sarah Chang, Itzhak Perlman.
Bu kesinlikle tetiklendi. Bu iyi haber.
bu yüzden Sarah kendisinin en iyi insan olduğunu düşünüyor.
Sara ile ilk çalışmaya başladığımda, çok zordu.
tıpkı Sarah'nın flörtünün en iyi insan olduğunu düşünmesi gibi,
Ama, Sarah şu anda felçli büyük babası
Bu yüzden, Sarah yalnızca zekâ ve çekicilikle ilgili yapboz parçalarını