Translation of "رسائل" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "رسائل" in a sentence and their turkish translations:

نحن نحذف رسائل الكراهية.

Nefret epostalarını siliyoruz.

كتبت ثلاث رسائل ليلة البارحة.

Dün gece üç mektup yazdım.

لديك ستّ رسائل غير مقروءة.

Altı okunmamış mesajın var.

كشفت رسائل ليلى مدى عنصريّتها.

Leyla'nın mektupları onun ırkçılığının boyutlarını ortaya çıkardı.

لم يتلقّ سامي أيّة رسائل.

Sami hiç mektup almadı.

أرسل سامي رسائل غريبة لليلى.

Sami, Leyla'ya gerçekten tuhaf mektuplar gönderdi.

تفقّد سامي رسائل ليلى الإلكترونية.

Sami, Leyla'nın e-postalarını kontrol etti.

ثم شرعنا في إرسال رسائل مفيدة،

Onlara yardımcı olacak mesajlar göndermeye başladık,

في الواقع تضمنت رسائل كبيرة لنا

bize büyük mesajlar içeriyordu aslında

ارسل رسائل إلكترونية أقل، واغلق وسائل التواصل الاجتماعي،

daha az mail gönder, sosyal medyayı kapat

وفتحت الملف الذي احتفظت فيه بكل رسائل الكراهية.

ve tüm o nefret epostalarını sakladığım dosyayı açtım.

بدآ سامي و ليلى يكتبان رسائل لبعضهما الآخر.

Sami ve Leyla birbirlerine mektup yazmaya başladılar.

أُلزِم سامي على كتابة رسائل اعتذار لأسر الضّحايا.

Sami'nin kurbanların ailelerine özür mektubu yazması gerekiyordu.

- هل وصلت أي خطابات لي؟
- هل وصلتني أي رسائل؟

Benim için hiç mektup geldi mi?

في بعض الأحيان أيضًا كانت تصلني رسائل كراهية إلى بيتي.

Bazen nefret mektupları evime de geliyordu.

أرسل قطز رسائل عاجلة إلى الصليبيين اللاتينيين، طالبا منهم الانضمام إليه

Qutuz Latın haçlılarına acilen mektuplar yollayıp kendisine katılmalarını istedi.

نظرًا لأن المغول قد أرسلوا جميع قواتهم، أرسل بيبرس رسائل عاجلة

Moğolların tüm birliklerini kullandığını gören Baybars sağ kanada

المساهمة الروس إلى هزيمة الخاصة عن طريق بث رسائل لاسلكية غير مشفر.

Ruslar kendi yenilgilerine katkıda bulunuyor Kodlanmamış kablosuz mesajlar göndererek.

ولكن في مرحلة ما بدأ بإرسال رسائل مزعجة في الدردشة بها علامة الشرطة،

ama sonradan sohbette sürekli uzun çizgiler yollamaya başladı