Examples of using "تجمع" in a sentence and their turkish translations:
Birbirinden çok farklı
Geceleri, su onları bir araya getirir.
Daha fazla bilgi toplamalısın.
ordunun toplanmasından önceki saatleri geçmesi için ona şarkı söylemesini
şimdi bir örneklendirme yapalım. Bir havuz düşünün
Leyla ve Sami çok yakındı.
Dışarıda büyük bir kalabalık toplanıp kargaşayı izlerken
Cumhurbaşkanının oğlunun akıllı ve tatlısı, Suriye'yi
Binlerce ufak lensten oluşan gözleri ortamda bulunan en ufak ışığı bile süzer.