Examples of using "بحري" in a sentence and their turkish translations:
yerden daha yüksekte ve daha büyük bariyerli yapılması için savaşmış.
Toxopneustes pileolus, dünyanın en zehirli denizkestanesi.
Deniz blokajları kıtlığa neden olmaya başlamıştı. Avrupa'da yiyecek ve yakıt ...
Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.