Translation of "المفتوح" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "المفتوح" in a sentence and their turkish translations:

‫في المحيط المفتوح، تنضم إلى عاصفة الحياة.‬

Açık okyanustaki yaşam fırtınasına katılıyorlar.

ودعوني لإنشاء مشروع أطلقنا عليه اسم "البستان المفتوح"

Açık Bahçe isimli bir proje oluşturmam için beni davet ettiler.

أن تكون مكانًا آمنا للحوار المفتوح بين الناس.

insanlar için güvenli ve açık bir diyalog olmasını istedim.

‫بعد ابتعادها عن أضواء المدينة‬ ‫في المحيط المظلم المفتوح،‬ ‫تكون الفقمات الفرائية أكثر أمنًا.‬

Şehrin ışıklarını geride bırakıp karanlık açık okyanusa ulaşan kürklü foklar artık daha güvende.