Examples of using "الحقيبة" in a sentence and their turkish translations:
O siyah çanta senin mi?
O çantayı istiyorum.
Bu çantada ne var?
Bu bavul kime aittir?
Çantayı Ken'e geri verdim.
O siyah evrak çantası senin mi?
- Yeterli param olmuş olsaydı çantayı alırdım.
- Yeterli param olsaydı çantayı alırdım.
"Yani hayatım..." dedi Dima, "Bu çantada zaten 3 milyon Belarus Rublesi var."
Aslında daha iyisini de yapabiliriz. Sırt çantası yerine, içindeki kuru çantayı kullanırız.