Examples of using "الإصابة" in a sentence and their turkish translations:
risk düşer.
Ya yaşlılıktan ya da yaralandığı için ölmüştür.
ve akıl hastalığı açısında yüksek risk altındaydık.
Bazı fitoöstrojenlerin, olası bir kanser riski taşıdığı düşünülüyor,
Onu bir daha yakalayamayız, bunu tedavi ettirmem gerek.
yaralanmaya hücum ediyorlar.
Ve konuşmanız uzadıkça yükselmeye devam eder.
Salmonella kapma ihtimaliniz var ve bu berbat bir şey!
uzatılmış sürelerde belirli gürültü seviyelerine
yani biz her yıl kanser riskine %10 daha fazla maruz kalıyoruz
Ama sonra araştırmaları derinlemesine incelemeye başladıkça Covid-19'u dışarıda koşu yapan
Hannibal geçidi geçmeye ve ordusuyla birlikte kaçıp el değmeden yağmasını yapmaya muvaffak oldu.