Translation of "الأعماق" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الأعماق" in a sentence and their turkish translations:

‫هكذا تتواصل في الأعماق.‬

Derinlerde bu şekilde iletişim kurarlar.

‫يُنصت إلى ضربات السلمون في الأعماق.‬

Sığ sularda çırpınan somonların sesine kulak verir.

وهي مجموعة من الجزر الصغيرة في الأعماق الباردة لبحر (بيرنغ)

Bu, ABD ve Rusya arasındaki soğuk Bering Denizi derinlerinde

‫بغروب الشمس،‬ ‫تصعد الأسماك‬ ‫التي تتغذى عليها الفقمات من الأعماق.‬

Güneş batıyor. Fokların avladığı balıklar derinlerden yukarı çıkıyor.

‫كل عام، مئات الناس يأتون‬ ‫لجمع هذه الكنوز من الأعماق.‬

Derinlerden gelen bu defineyi toplamaya her yıl yüzlerce insan gelir.

‫لكن الآن،‬ ‫باستخدام وسائل التصوير شديدة التطور،‬ ‫يمكننا الغوص في الأعماق الحالكة...‬

Fakat artık son teknoloji çekim teknikleri kullanarak zifiri karanlıklara dalabiliyor...