Examples of using "الأزهار" in a sentence and their turkish translations:
Çiçekler açar.
Şu çiçekler ölmüş.
...her yıl yüzlerce kilometre göç eder.
O, çiçekleri sevdiğini söylüyor.
Biz çiçekleri sulamalıyız.
Çiçekler su olmadan ölür.
Teyzem bana bazı çiçekler getirdi.
Tom dışarıda çiçekleri suluyor.
Çiçekler açınca, tatlı kokuları...