Examples of using "الأدب" in a sentence and their turkish translations:
Edebiyat bir milletin geleceğidir.
O, edebiyatta yeterli.
Edebini takın ve bir kadın gibi sus diyerek aşağılanıyor
- Dolu ağzınızla konuşmak kibar değil.
- Ağzın doluyken konuşmak kibar değil.
Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” modern edebiyatın gerçek başyapıtıdır.
Her erkeğin işi, ister edebi ya da müzik ya da bir resim ya da mimari ya da başka bir şey olsun, her zaman kendisinin bir portresidir.