Translation of "الأحجار" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الأحجار" in a sentence and their turkish translations:

في فحص هذه الأحجار

bu taşlarda yapılan incelemede

‫إنها تمتد بطول هذه الأحجار.‬

Kayalığın bu yüzü boyunca uzanıyor.

‫هل هو هناك؟ تجاه هذه الأحجار الضخمة؟‬

Bu tarafta, kayalıklara doğru mu?

هناك أشكال الحيوانات الإغاثة على هذه الأحجار

bu taşların üstünde kabartma hayvan figürleri var

تم إحضار الأحجار الهامة من أماكن مهمة أقدم منك

kendinden daha eski olan önemli yerlerden önemli taşlar getirtildi

‫كانوا يملأونه بالمواد الكيميائية،‬ ‫ثم كانوا يلقون بكل الأحجار هناك‬

Bunu kimyasallarla doldurup tüm kayaları bunun içine atarlardı

‫كان عمال المناجم يستخدمون هذه السلاسل‬ ‫لنقل الأحجار أعلى الجبل وأسفله.‬

Madenciler bu eski zincirleri dağlarda taş taşımak için kullanıyorlardı.

هذا كل ما يمكن أن يكون. إذا وضعنا هذه الأحجار كل 4 دقائق ، سيستغرق البناء 20 عامًا.

işte bunların hepsi olabilir. Bu taşları her 4 dakika bir yerleştirirsek işte inşaatı 20 yıl sürüyor