Examples of using "أترون" in a sentence and their turkish translations:
Kırılganlığı görüyorsunuz, değil mi?
Görüyor musunuz?
Yıllar sonra, sonuçlarını görüyorsunuz.
Şu kırmızı noktaları görüyor musunuz?
“Boyadığımız duvarları görüyor musunuz?
İnsanlar soruyu anladığında
Tomurcukların uçlarını görüyor musunuz?
Gördüğünüz gibi onun mükemmeliyetçiliği ve katı çalışma etiği
Karaçalının üzerindeki çiçeği gördünüz mü? Sarı olan kısmı?
Baksanıza, diş izleri var! Gördünüz mü?
J: Tamam. Gördünüz mü? Herkesin sesi iyi.
Peki ya şunu söyleseydim: “Şuradaki kasabayı görüyorsunuz.
Birazcık, aynen böyle. Kürekle. İşte böyle. Ver bana.
Sekiz yıldır bunun üzerine düşünüyorum.