Translation of "Yaratık" in Spanish

0.008 sec.

Examples of using "Yaratık" in a sentence and their spanish translations:

Hiçbir yaratık uzayda yaşayamaz.

Ninguna criatura puede vivir en el espacio.

Bu yaratık yüzyıllardır korku salmıştır.

Esta criatura ha sido temida por siglos.

çok garip yaratık bu karıncalar

criatura muy extraña estas hormigas

Su olmadan hiçbir yaratık yaşayamaz.

Si no fuera por el agua, ninguna criatura podría vivir.

Tersi pis olan dev bir yaratık.

una criatura gigante con actitud.

Buradaki çoğu yaratık ufak ve çeviktir.

La mayoría de las criaturas son pequeñas y ágiles.

Orada bir sürü yaratık çeşidi gözlemledi.

Él observó muchos tipos de criaturas allí.

Tüm gezegen çapında trilyonlarca yaratık yapar bunu.

Trillones de criaturas en todo el planeta.

Olabildiğince fazla sayıda zehirli yaratık yakalamaya çalışacağız.

Debemos rastrear y capturar tantas criaturas venenosas como podamos.

Sonra ahtapotun yalnız bir yaratık olduğu gerçeğini düşünün

Y luego añade el hecho de que el pulpo es una criatura solitaria,

Bu devasa yaratık, zırhlı gövdesiyle doğrudan mücadeleye girer.

esta enorme criatura llevará su cuerpo blindado directo a la batalla.

Madem imkansız karınca yiyen diye bir yaratık var

ya que hay una criatura llamada hormiga imposible comer

Birkaç yaratık daha yakalayabileceğinizi düşünüyorsanız "Tekrar Dene"yi seçin.

Si creen poder atrapar más criaturas desde aquí, elijan "Volver a intentarlo".

İskandinavya'nın çam ormanlarında neredeyse doğaüstü güçlere sahip bir yaratık yaşar.

En los pinares de Escandinavia, hay una criatura con poderes casi sobrenaturales.

- Her yaratık, Tanrı'nın bir sözüdür.
- Her mahlukat, Allah'ın bir ayetidir.

Cada criatura es una palabra de Dios.

Pek çok ufak yaratık en güvenli buldukları bu zamanda ortaya çıkar.

Es cuando muchas criaturas pequeñas se sienten más seguras de salir.

Işıyan tek şey mercanlar da değil. Resifte yaşayan her çeşit yaratık yapıyor bunu.

Y no solo los corales resplandecen. Todo tipo de criaturas del arrecife tiene fluorescencia.

O panzehrin yerine yenisini koymalıyız. Bu yüzden olabildiğince fazla sayıda zehirli yaratık yakalamaya çalışacağız.

Debemos reemplazar los antídotos. Debemos rastrear y capturar tantas criaturas venenosas como podamos.