Translation of "Yaptılar" in Spanish

0.012 sec.

Examples of using "Yaptılar" in a sentence and their spanish translations:

Doğru seçimi yaptılar.

Ellos tomaron la decisión correcta.

Onlar ne yaptılar?

¿Qué hicieron?

Onu niçin yaptılar.

¿Por qué hicieron eso?

Biliyorsunuz virüsü laboratuvarda yaptılar

sabes que hicieron el virus en el laboratorio

Ve tabii ki yaptılar.

Y, por supuesto, lo hicieron.

Onlar bir köprü yaptılar.

Ellos construyeron un puente.

Onu personelin önünde yaptılar.

Lo hicieron en frente del personal.

Öğrenciler işi kendileri yaptılar.

Los estudiantes hicieron el trabajo por sí mismos.

Bana çocuk muamelesi yaptılar.

Ellos me trataron como a un niño.

İlk elektrikli otomobili yaptılar.

Construyeron el primer coche eléctrico.

Bantla bir çerçeve yaptılar.

Ellos hicieron un marco con cinta.

Neden onlar onu yaptılar?

¿Por qué lo hicieron?

Onu takımın kaptanı yaptılar.

Ellos lo nombraron capitán del equipo.

Ismini paşa dönemini eski yaptılar

Hicieron antiguo el nombre del período Pasha

Bir sürü yeni tasarımlar yaptılar

Hicieron muchos diseños nuevos

Babalarından intikam almak için yaptılar.

Lo hicieron para vengarse de su padre.

Onlar bir yastık kavgası yaptılar.

Tuvieron una pelea de almohadas.

Onlar hararetli bir tartışma yaptılar.

Ellos tuvieron una discusión acalorada.

Birçok kişi aynı hatayı yaptılar.

- Muchos han cometido el mismo error.
- Mucha gente cometió el mismo error.

Onlar onu para için yaptılar.

Lo hicieron por el dinero.

Bana reddedemediğim bir teklif yaptılar.

Me hicieron una oferta que no pude rechazar.

Onlar futbol maçında şike yaptılar.

Ellos manipularon el partido de futbol.

O otopsiyi kötü biçimde yaptılar.

Ellos malograron esa autopsia.

Ama sonra akıllıca bir şey yaptılar.

Pero entonces hicieron algo brillante:

Para kazanmak için her şeyi yaptılar.

Hicieron de todo para ganar dinero.

Tom ve Mary yastık savaşı yaptılar.

Tom y Mary tuvieron una pelea de almohadas.

Onlar nehrin üzerine bir köprü yaptılar.

Construyeron un puente que atravesara el río.

Onun filmlerinden bazıları hakkında espriler yaptılar.

Ellos bromearon sobre algunas de sus películas.

Çocuklar plajda kumdan bir kale yaptılar.

Los niños construyeron un castillo de arena en la playa.

Çocuklar kendilerine bir ağaç ev yaptılar.

Los niños se construyeron una casita en el árbol.

Bu teknolojinin potansiyeli üzerine büyük bahis yaptılar

quienes hicieron una gran apuesta por el potencial de esta tecnología

Virüsü yaptılar saldılar. Hep dıj güçler bunlar

hicieron el virus, atacaron. Estas son siempre las fuerzas

Onlar onun cenaze töreninde bir tost yaptılar.

- Ellos se dieron un brindis en su funeral.
- Ellos brindaron en su funeral.

Az önce çok ciddi bir konuşma yaptılar.

Acababan de tener una conversación muy seria.

Birçok ülkeden politikacılar Beyaz Saray'a hac yaptılar.

Políticos de muchos países peregrinaron a la Casa Blanca.

Onlar dün gece büyük bir curcuna yaptılar.

Anoche armaron mucho jaleo.

Bir yıldızın patlamasının üç boyutlu taklidini yaptılar.

Hicieron una simulación tridimensional de la explosión de una estrella.

Kendi evlerini almak için birçok fedakarlık yaptılar.

Ellos hicieron muchos sacrificios para adquirir su propia casa.

Bana, üç yüksek lisans programımdan ikisinde torpil yaptılar.

Tuve trato preferencial en dos de mis tres programas de grado.

Onun imkansız olduğunu bilmiyorlardı, bu yüzden onu yaptılar.

Ellos no sabían que era imposible, así que lo hicieron.

Bu sırada, Sicilya sahili açıklarında, Kartacalılar ilk hamleyi yaptılar.

Mientras tanto, en las olas de la costa de Sicilia, los cartagineses dan el primer golpe.

Onlar bunu bir kez değil ama iki kez yaptılar.

No lo hizo una sola vez, sino dos.

- Garip bir keşif yaptılar.
- Onlar tuhaf bir keşif yaptı.

Ellos hicieron un extraño descubrimiento.

Doktorlar Tom'u canlı tutmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar.

Los doctores hicieron todo lo que pudieron para mantener con vida a Tom.

Onlar cesedin Tom'a ait olup olmadığını anlamak için bir DNA karşılaştırması yaptılar.

Ellos realizaron una comparación de DNA para confirmar si el cuerpo era el de Tom.

Hedef olarak harcanmış roket güçlendiricilerini kullanarak navigasyon egzersizleri yaptılar ve yanaşma manevraları uyguladılar

Realizaron ejercicios de navegación y practicaron maniobras de atraque utilizando su cohete

- Çocuklar sahilde kumdan bir kale inşa ettiler.
- Çocuklar plajda kumdan bir kale yaptılar.

Los niños construyeron un castillo de arena en la playa.

Üç yüzyıl boyunca İskandinavya'dan gelen bu pagan korsanlar Avrupa'yı terörize ettiler, baskın yaptılar, gasp ettiler,

Durante tres siglos, estos piratas paganos de Escandinavia aterrorizaron a Europa, asaltando, extorsionando,