Translation of "Kokuyor" in Spanish

Berbat kokuyor!

¡Apesta!

Bok kokuyor.

La mierda apesta.

Güzel kokuyor.

Huele bien.

Kötü kokuyor.

Huele mal.

Nefesin kokuyor.

Te apesta la boca.

- Tereyağı güzel kokuyor.
- Tereyağı iyi kokuyor.

La mantequilla huele bien.

Çok balığımsı kokuyor.

Huele a pescado.

Oldukça kötü kokuyor!

¡Huele muy mal!

Bu kötü kokuyor.

Apesta.

Çorap kötü kokuyor.

Los calcetines apestan.

O kötü kokuyor.

Él huele mal.

Onlar kötü kokuyor.

Ellos huelen mal.

Bok kötü kokuyor.

- La mierda apesta.
- La mierda huele mal.

Yemek lezzetli kokuyor.

La comida tiene un olor delicioso.

Bu iğrenç kokuyor.

- Esto apesta.
- Esto es una mierda.

Ev güzel kokuyor.

La casa huele bien.

Balık kötü kokuyor.

El pez huele mal.

Çiçekler güzel kokuyor.

Las flores huelen bien.

Adam süt kokuyor.

El hombre huele la leche.

Çoraplar kötü kokuyor.

- Los calcetines huelen mal.
- Los calcetines apestan.

Kadın kahve kokuyor.

La mujer huele el café.

Bu güzel kokuyor.

Esto huele bien.

Portakal gibi kokuyor.

Huele como una naranja.

Bu lezzetli kokuyor

Huele de maravilla.

O güzel kokuyor.

Eso huele bien.

Saçınız harika kokuyor.

Tu pelo huele de maravilla.

Güveç lezzetli kokuyor.

El guiso huele delicioso.

O lezzetli kokuyor.

Eso huele muy bien.

Burası tuhaf kokuyor.

Aquí huele raro.

- Bu çiçek güzel kokuyor.
- Bu çiçek tatlı kokuyor.

Esta flor huele bien.

- Bu balık kötü kokuyor.
- Bu balık iğrenç kokuyor.

Este pescado huele mal.

O kahve güzel kokuyor.

Ese café huele bien.

Bu çiçek güzel kokuyor.

Esta flor huele bien.

Bu süt tuhaf kokuyor.

- Esta leche huele raro.
- Esta leche huele rara.

Akşam yemeği nefis kokuyor.

La cena huele delicioso.

O, keçi gibi kokuyor.

Él huele como una cabra.

Muhteşem kokuyor. Ne pişiriyorsun?

- ¡Pero qué bien huele eso! ¿Qué estás cocinando?
- ¡Esto huele estupendo! ¿Qué estás cocinando?

Bir şey güzel kokuyor.

Algo huele bien.

Sigara içmek iğrenç kokuyor.

Fumar apesta.

Bu balık kötü kokuyor.

Este pescado huele mal.

Bu çiçek tatlı kokuyor.

Esta flor tiene un olor dulce.

O parfüm güzel kokuyor.

Ese perfume huele bien.

Bu çöp korkunç kokuyor.

La basura huele bien gacho.

Onun nefesi alkol kokuyor.

Su aliento apesta a alcohol.

O Tom gibi kokuyor.

Huele como Tom.

Bu çay güzel kokuyor.

Este té huele bien.

Bu yumurta kötü kokuyor.

Este huevo huele mal.

Bu, peynir gibi kokuyor.

Esto huele a queso.

Bu oda gaz kokuyor.

- Esta pieza huele a gas.
- Esta pieza tiene olor a gas.

Bu et kötü kokuyor.

Esta carne huele mal.

Bu gıda çürük kokuyor.

Esta comida huele a podrido.

Bu biftek güzel kokuyor.

Este bistec huele bien.

Bu armut güzel kokuyor.

Esta pera huele bien.

Neden köpek kötü kokuyor?

¿Por qué huele mal el perro?

Ekmek gerçekten güzel kokuyor.

El pan huele muy bien.

Oldukça kötü kokuyor! Evet, bakın!

¡Huele muy mal! ¡Sí, miren!

Iyyy, bu bok gibi kokuyor!

¡Puaj, eso huele a mierda!

Mutfaktaki her şey güzel kokuyor.

Todo lo que hay en la cocina huele bien.

Olgun papaya kusmuk gibi kokuyor.

La papaya madura huele a vómito.

Bu çiçek çok hoş kokuyor.

Esta flor huele tan bien.

Yeni basılmış kitaplar güzel kokuyor.

Los libros recién impresos huelen bien.

Bu bir tuzak gibi kokuyor.

Huele a una trampa.

Bu tuhaf kokuyor, değil mi?

¿No huele a algo extraño?

Bu kabak kavun gibi kokuyor.

Esta calabaza huele a melón.

Gerçekten burası çok kötü kokuyor.

Huele a mil rayos aquí.

Bu ekmek gerçekten güzel kokuyor.

Este pan huele realmente bien.

Bu ekmek çok güzel kokuyor.

- Este pan huele realmente bien.
- Este pan huele muy bien.

Nefesi keçi peyniri gibi kokuyor.

Su aliento huele a queso de cabra.

" Natto " berbat kokuyor, ama lezzetli.

- El "natto" huele mal, pero sabe delicioso.
- El natto huele espantoso, pero sabe delicioso.

Muhtemelen bir inek. Çok kötü kokuyor.

Quizás una vaca. Apesta.

Biri burada sigara içiyor gibi kokuyor.

Huele como si alguien hubiera estado fumando aquí.

Bu kötü kokuyor ama tadı iyi.

Huele mal, pero sabe bien.

Iy! Amcamın bodrumu kokarca gibi kokuyor!

¡Fuchi! ¡Huele a zorrillo el sótano de la casa de mi tío!

Tom, Mary'nin kullandığı aynı parfümü kullanıyor gibi kokuyor.

Tom huele como si usara el mismo perfume que usa Mary.