Translation of "Kütüphanede" in Spanish

0.010 sec.

Examples of using "Kütüphanede" in a sentence and their spanish translations:

Kütüphanede çalışıyorum.

Estoy estudiando en la biblioteca.

Kütüphanede konuşmamalıyız.

No debemos hablar en la biblioteca.

Kütüphanede misin?

¿Estás en la biblioteca?

Kütüphanede yalnızdılar.

Ellos estaban solos en la biblioteca.

Kütüphanede olacağım.

Estoy en la biblioteca.

- Kitabı kütüphanede bulacaksınız.
- Kitabı kütüphanede bulacaksın.

Encontrarás el libro en la biblioteca.

- Yarın kütüphanede görüşürüz.
- Yarın seni kütüphanede göreceğim.

- Te veo mañana en la biblioteca.
- Te veré mañana en la biblioteca.

Kütüphanede fısıltıyla konuşmalısınız.

En la biblioteca hay que hablar susurrando.

Eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.

Me dejé los guantes en la biblioteca.

Kütüphanede öğrenciler var.

Hay estudiantes en la biblioteca.

Tom hâlâ kütüphanede.

Tom todaviá está en la biblioteca.

Yarın kütüphanede görüşürüz.

- Te veo mañana en la biblioteca.
- Te veré mañana en la biblioteca.

Kütüphanede buluşalım mı?

¿Nos vemos en la biblioteca?

Kütüphanede John'u gördüm.

He visto a Juan en el biblioteca.

- Kütüphanede birçok kitap var.
- Kütüphanede çok kitap var.
- Kütüphanede bir sürü kitap var.

En la biblioteca hay muchos libros.

Hiç kütüphanede çalışır mısın?

¿Estudias alguna vez en la biblioteca?

Bir kütüphanede sessiz olmalısın.

Deberías estar en silencio en una biblioteca.

Onu gördüğümde kütüphanede oturuyordu.

Cuando le vi, estaba sentado en la biblioteca.

Tom hâlâ kütüphanede olmalı.

Tom todavía debería estar en la biblioteca.

Kütüphanede olabileceği aklıma geldi.

Se me ocurrió que él podía estar en la biblioteca.

Bu kütüphanede okumak yasaktır.

Está prohibido leer libros en esta biblioteca.

Yeni eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.

- Me dejé el par de guantes nuevos en la biblioteca.
- Dejé mis guantes nuevos en la librería.

Onlar dün kütüphanede miydiler?

¿Ayer estaban en la biblioteca?

Yarın, ben kütüphanede çalışacağım.

- Mañana iré a estudiar a la biblioteca.
- Mañana estudiaré en la biblioteca.

Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor.

Está prohibido hablar en la biblioteca.

Tom ve Mary kütüphanede.

Tom y María están en la biblioteca.

Dün kütüphanede Bill'i gördüm.

Ayer vi a Bill en la biblioteca.

O, şimdi kütüphanede çalışıyor.

Está estudiando en la biblioteca ahora.

Kütüphanede birçok kitap var.

Hay muchos libros en la biblioteca.

Kütüphanede çalışmayı denemek isteyebilirsin.

Quizá quieras intentar estudiar en la biblioteca.

Tom kütüphanede, değil mi?

Tom está en la biblioteca, ¿verdad?

Onu ara sıra kütüphanede görürüm

Lo veo en la biblioteca de vez en cuando.

Kütüphanede hiç Taninna'ya rastladın mı?

¿Alguna vez te has encontrado con Taninna en la biblioteca?

Kütüphanede kitap okuyan kimse yok.

No hay nadie leyendo en la biblioteca.

Kütüphanede birlikte çalışmaya ne dersin?

¿Qué te parece estudiar juntos en la biblioteca?

Dün gece Tom'u kütüphanede gördüm.

Vi a Tom anoche en la biblioteca.

Kütüphanede ne kadar kalmaya niyetlisin?

- ¿Cuánto tiempo pensás pasar en la biblioteca?
- ¿Cuánto tiempo piensas pasar en la biblioteca?

Evet, dün kütüphanede ona rastladım.

Sí, la conocí en la biblioteca ayer.

Dün gece kütüphanede arkadaşıma rastladım.

Anoche encontré a mi amigo en la biblioteca.

Ocak ayından beri kütüphanede çalışıyorum.

Yo he estado trabajando en una biblioteca desde enero.

O, kütüphanede annesine doğru koştu.

Él corrió hacia su madre en la biblioteca.

- Ara sıra kütüphanede ders çalışıyor musun?
- Ara sıra kütüphanede ders çalışır mısın?

- ¿A veces estudias en la biblioteca?
- ¿Estudiáis a veces en la biblioteca?

- Kütüphanede dokuz kız, üç oğlan var.
- Kütüphanede dokuz kız ve üç oğlan var.

Hay nueve niñas y tres niños en la biblioteca.

Kütüphanede çok sayıda çocuk kitabımız var.

Tenemos muchos libros infantiles en la biblioteca.

Yarın bu zaman kütüphanede çalışıyor olacağım.

Mañana a esta hora estaré estudiando en la biblioteca.

Kütüphanede bir sürü Fransızca kitaplar var.

Hay muchos libros en francés en la biblioteca.

Kütüphanede her zaman birçok insan vardır.

Siempre hay mucha gente en la biblioteca.

Tüm hafta sonunu kütüphanede çalışarak geçirdim.

Me pasé todo el fin de semana estudiando en la biblioteca.

Bu, kütüphanede olan en iyi sözlük.

Este es el mejor diccionario que hay en la biblioteca.

Tom Mary'nin onu kütüphanede beklemesini istedi.

Tom quería que María lo esperara en la biblioteca.

Evde çalışacağıma kütüphanede çalışırım, daha iyi.

Estudio mejor en la biblioteca que en casa.

Bu kütüphanede bir üye olmak çok kolay.

Es muy fácil hacerse miembro de esta biblioteca.

Bu kütüphanede hiç İngilizce dergi var mı?

- ¿Hay alguna revista en inglés en esta biblioteca?
- ¿Tienen revistas en inglés en esta biblioteca?

Bu kütüphanede elli binden fazla kaynak var.

Esta biblioteca tiene más de 50.000 tomos.

- Kütüphanedeki bütün kitapları okudum.
- Kütüphanede bütün kitapları okudum.

Leí cada libro de la biblioteca.

Ben az önce istasyona vardım.Seni kütüphanede bekliyor olacağım.

Acabo de llegar a la estación. Te estaré esperando en la biblioteca.

Bu, bu kütüphanede var olan en büyük sözlüktür.

Este es el diccionario más grande de esta biblioteca.

Tom ve Mary dün öğleden sonra kütüphanede birbiriyle karşılaştı.

Tom y mary se toparon el uno al otro en la biblioteca ayer por la tarde.

Onun kütüphanede 3.500 kitabı var ve onların çoğu ilk baskı.

Ella tiene 3500 libros en su biblioteca y muchos de ellos son primeras ediciones.

Geçen hafta yeni bir eve taşındım ve dün kütüphanede ders çalıştım.

La semana pasada me mudé a una nueva casa, y ayer estudié en la biblioteca.

Kitabı kütüphanede bulamadım, bu yüzden almaya karar verdim. Ne yazık ki çok pahalıydı. Ancak ben onu internette buldum.

No encontré el libro en la biblioteca, por ello decidí ir a comprarlo, sin embargo estaba muy caro, a pesar de ello lo encontré en Internet.