Translation of "Getirmeye" in Spanish

0.055 sec.

Examples of using "Getirmeye" in a sentence and their spanish translations:

Görevini yerine getirmeye çalış.

Trata de cumplir con tu deber.

Ancak bir araya getirmeye çalışabiliriz.

por más que uno lo intente.

getirmeye çalışan büyük bir bankada çalışıyordum.

que trataba de llevar más innovación a la cultura corporativa.

O, kırık bir vazonun parçalarını bir araya getirmeye çalıştı.

Él trató de reunir los fragmentos de un jarrón roto.

Cümlelerinizi silmek yerine, daha güzel hale getirmeye ne dersiniz?

En vez de borrar tus frases, ¿qué tal si las haces mejor?

Biraz heyecan arıyordum bu yüzden kelepçeleri getirmeye karar verdim.

Buscaba algo de emoción, así que decidí traer las esposas.

Tom etkisiz hale getirmeye çalıştığı bomba patladığında anında öldü.

Tom murió en el acto cuando la bomba que estaba tratando de desactivar explotó.

"Almanya'ya breakdansı geri getirmeye çalışan 30 yaşlarında çılgın bir Koreli"

"Anda, un treintañero chiflado de Corea

Tüm dünyadaki kurumlar Çin'i bu yasağı kalıcı hale getirmeye zorluyor.

Organizaciones de todo el mundo han insistido en que China haga que la prohibición sea permanente.

"Köpeğimi yanımda getireceğim böylece onunla tanışabilirsin." "Ne! Buraya hayvan getirmeye yeltenme!"

"Voy a llevar a mi perro para que lo conozcas." "¡¿Qué?! ¡No te atrevas a traer ese animal aquí!"

Göz ardı edildi. Orduyu felaket sararken, Berthier görevini yerine getirmeye devam etti.

Fue ignorado. Mientras el desastre se apoderaba del ejército, Berthier continuó cumpliendo con su deber.

Başlattı , yavaş yavaş düşmanın sol kanadını sürerek… Avusturya'nın geri çekilmesini kaçınılmaz hale getirmeye yardımcı oldu.

ataque, avanzando gradualmente hacia el flanco izquierdo enemigo ... ayudando a que la retirada austriaca fuera inevitable.