Translation of "Evler" in Spanish

Oyuncak evler.

Castillos inflables.

Evler yanıyor.

Las casas se están quemando.

- O evler amcama aittir.
- O evler emmimin.
- O evler amcamın.

Esas casas son de mi tío.

- Taş evler yapıyorum.
- Taştan evler inşa ediyorum.

Construyo casas de piedra.

Küçük evler yapıyoruz

De construirle casitas...

Şu evler büyük.

Esas casas son grandes.

Kasabadaki tüm evler boştu.

Todas las casas en la ciudad estaban vacías.

Ahşap evler kolayca yanar.

Las casas de madera se incendian fácilmente.

Şu evler 500 yıllıktır.

Esas casas tienen quinientos años.

Büyük evler yaşamak için pahalı.

Las casas grandes son costosas para vivir.

Baktığımız evler arasında en iyisi bu.

- De todas las casas que vimos, sin duda ésta es la mejor.
- De todas las casas que visitamos, esta es por lejos la mejor.

Evler ve arabalar gökyüzünden bakınca küçücük görünüyorlardı.

Las casas y los coches se veían pequeños desde el cielo.

O mimar çok modern evler inşa ediyor.

Ese arquitecto construye casas muy modernas.

Bu civarda tüm evler yangında yanıp kül olmadı.

No todas las casas de por aquí sucumbieron al fuego.

Tüm evler sallanıyordu ve her yerde alarmlar çalıyordu.

Todas las casas temblaban y las alarmas sonaban en todas partes.

Bir süpermarkete yer açmak için eski evler yıkıldı.

Las casas viejas fueron destruidas para hacer lugar a un supermercado.

Bu mahalledeki tüm evler çok benzer ben onları ayırt edemiyorum.

Todas las casas en esta vecindad se parecen tanto que no las puedo distinguir.

Dünya kupası sebebiyle, bizim sokaktaki bütün evler küçük turuncu bayraklarla süslenmiş.

Todas las casas en nuestra calle están adornadas con banderitas naranjas por la Copa Mundial.

Çin'den gelen zengin göçmenler, Vancouver'daki evler için yüksek fiyatlarla ödeme yapmaktan mutlular.

- Inmigrantes chinos ricos pagan gustosamente precios estratosféricos por casas en Vancouver.
- A los inmigrantes chinos ricos no les importa pagar unos precios estratosféricos por una casa en Vancouver.