Translation of "ödedi" in Spanish

Tom ödedi.

Tom pagó.

Herkes ödedi.

- Todo el mundo pagó.
- Todos pagaron.

Kim ödedi?

¿Quién pagó?

Tom kirayı ödedi.

Tom pagó la renta.

Tom kasiyere ödedi.

- Tom pagó a la cajera.
- Tom le pagó al cajero.

Tom faturayı ödedi.

Tom pagó la cuenta.

Kim sana ödedi?

¿Quién te pagó?

Tom biletleri ödedi.

Tom pagó las entradas.

Tom borçlarını ödedi.

Tom ha pagado sus deudas.

Tom bilet parasını ödedi.

Tom pagó el boleto.

O, parayı geri ödedi.

Devolvió el dinero.

Tom Mary'ye geri ödedi.

Tom se lo devolvió a Mary.

64 milyarlık kurumsal vergi ödedi;

en impuestos de sociedades.

Amazon ise 1,4 milyar ödedi.

Amazon ha pagado 1400.

Her birey 1.000 dolar ödedi.

Cada persona ha pagado mil dólares.

Tom kredi kartı ile ödedi.

Tom pagó con tarjeta de crédito.

Her biri bin dolar ödedi.

Cada persona ha pagado mil dólares.

Her kişi bin dolar ödedi.

Cada persona pagó mil dólares.

O, bir kredi kartıyla ödedi.

Él pagó con una tarjeta de crédito.

Tom sana ne kadar ödedi?

¿Cuánto te pagó Tom?

Herkes kendi yemeği için ödedi.

Cada cual pagó su comida.

Onların her biri ayrı ayrı ödedi.

Cada uno pagó por separado.

Tom onu kredi kartı ile ödedi.

Tom lo pagó con tarjeta de crédito.

Tom 300 dolar para cezası ödedi.

Tom pagó una multa de $300.

Tom cüzdanını çıkardı ve faturayı ödedi.

Tom sacó la billetera y pagó la cuenta.

O, ruj için 20 dolar ödedi.

Él pagó veinte dólares por el pintalabios.

Tom yemek için beş dolar ödedi.

Tom pagó 5 dólares por la comida.

O, bu kitap için 1,000 yen ödedi.

Él pagó 1.000 yenes por este libro.

Mary öğle yemeği için beş dolar ödedi.

María pagó su almuerzo con cinco dólares.

Şu gömlek için sadece on dolar ödedi.

Él sólo pagó diez dólares por esa camisa.

Ona ödünç verdiğin parayı geri ödedi mi?

¿Te ha devuelto el dinero que le prestaste?

Tom o gitar için çok para ödedi.

Tom pagó un montón de dinero por esa guitarra.

Bronx Özgürlük Fonu müdahele etti ve kefaletini ödedi.

y el Bronx Freedom Fund intervino y pagó su fianza.

Tom o eski araba için oldukça çok fazla ödedi.

Tom pagó demasiado por este carro viejo.

Yemek için son kez dışarı çıktığımızda, akşam yemeğini o ödedi.

La última vez que comimos afuera, ella pagó por la cena.

- Tom da ödeme yaptı mı?
- Tom da ödedi mi?
- Tom da parasını verdi mi?

¿Pagó Tom, también?