Translation of "Meydana" in Russian

0.014 sec.

Examples of using "Meydana" in a sentence and their russian translations:

Bir bütünü meydana getiriyordu

составляют единое целое.

Onu nerede meydana çıkardın?

- Где ты это откопал?
- Где вы это откопали?

Bu çok meydana gelmez.

Это нечасто случается.

- Olayın meydana geldiği yer burası.
- Burası olayın meydana geldiği yer.

Это место, где произошел инцидент.

- Kehanet gerçekleşti.
- Kehanet meydana geldi.

Пророчество сбылось.

Trafik kazası karayolunda meydana geldi.

На шоссе произошло дорожное происшествие.

Meydana gelen şüpheniz var mı?

У вас не возникает сомнений?

Bir yanlış anlaşılma meydana geldi.

Возникает недопонимание.

Hata ne zaman meydana geldi?

При каких обстоятельствах возникла неисправность?

- O olmayacak.
- O meydana gelmeyecek.

Этого не случится.

- İstanbul'da meydana gelen patlamayı kesin duymuşsundur.
- İstanbul'da meydana gelen patlamadan kesin haberin vardır.

Уверен, что ты слышал о взрыве, прогремевшем в Стамбуле.

Her an bir yangın meydana gelebilir.

Пожар может случиться в любой момент.

Kaza, sürücünün dikkatsizliğinden dolayı meydana geldi.

- Авария случилась по причине невнимательности водителя.
- Авария произошла из-за неосторожности водителя.

Kaza dünden önceki gün meydana geldi.

- Несчастный случай произошёл позавчера.
- Авария произошла позавчера.

Sana köyümüzde meydana gelen olayı anlatacağım.

Я вам расскажу случай, который произошёл в нашей деревне.

Bu foyasını meydana çıkaran bir şey.

Тупик.

Tianjin'de büyük bir patlama meydana geldi.

Мощный взрыв произошёл в Тяньцзине.

İstanbul'da meydana gelen patlamayı kesin duymuşsundur.

Уверен, что ты слышал взрыв, прогремевший в Стамбуле.

Kaza benim dikkatsizliğim nedeniyle meydana geldi.

Авария произошла по моей неосторожности.

Kasırgalar genellikle haziran ayında meydana gelirler.

Ураганы обычно бывают в июне.

O üç gün önce meydana geldi.

- Это произошло три дня назад.
- Это случилось три дня назад.

O, Park Caddesi üzerinde meydana geldi.

- Это произошло на Парк-стрит.
- Это произошло на Парковой улице.

Bu ormanda tuhaf şeyler meydana geldi.

- В этих лесах происходили странные вещи.
- В этом лесу происходили странные вещи.

Onun neden meydana geldiğini artık biliyorum.

Теперь я знаю, что произошло.

- Onun nasıl meydana geldiğini gayet iyi biliyorsun.
- Onun nasıl meydana geldiğini gayet iyi biliyorsunuz.

- Вы хорошо знаете, как это случилось.
- Ты отлично знаешь, как это произошло.
- Вы прекрасно знаете, как это случилось.
- Ты прекрасно знаешь, как это случилось.

Ve bu tüm beyin boyunca meydana geliyor.

происходящими во всём мозге.

Ama sonra dot com balonu meydana çıktı.

А потом наступил ажиотаж «доткомов».

Milyarlarca yıldır gelip giden metcezirleri meydana getiriyor.

Это создает приливы и отливы, существующие миллиарды лет.

Bunun sonucunda bir kırılma meydana geldi diyelim

скажем, перерыв произошел в результате

Dünya tarihinin en büyük patlaması meydana geldi

произошел самый большой взрыв в мировой истории

Şimşek, genelde gök gürültüsünün ardından meydana gelir.

Гром обычно следует за молнией.

Tom onun neden meydana geldiğini öğrenmek istedi.

Том хотел знать, почему это случилось.

Londra Büyük Yangını 1666 yılında meydana geldi.

Великий лондонский пожар случился в 1666 году.

- Bunun meydana gelmemesi gerekirdi.
- Bunun olmaması gerekirdi.

Этого не должно было произойти.

- O tekrar meydana gelebilir.
- O tekrar olabilir.

- Это может опять случиться.
- Это может повториться.

Bu mikroplar ve etraflarında meydana gelen kimyasal işlemler

Эти микробы и химические процессы, происходящие вокруг них,

Dalma batma zonu sonucunda bir deprem meydana gelirse

Если землетрясение происходит в результате погружения в зону

- Meyveler çiçeklerden meydana gelir.
- Meyveler çiçeklerden teşekkül eder.

Плоды появляются из цветов.

Büyük deprem meydana geldiğinde ben daha on yaşındaydım.

Когда случилось большое землетрясение, мне было всего десять.

Olaylar tam onun tahmin ettiği gibi meydana geldi.

События развивались в точности так, как она предсказывала.

Salisilat, salisilik asidi ve onun türevlerinden meydana gelir.

Салицилаты получаются из салициловой кислоты и её производных.

Dünyadaki tornadoların yüzde yetmiş beşi ABD'de meydana gelir.

Семьдесят пять процентов всех торнадо в мире происходит в США.

Bunun bir daha meydana gelmesi ne kadar olası?

Какова вероятность, что это повторится?

Büyük deprem meydana geldiği zaman ben sadece on yaşındaydım.

Когда случилось большое землетрясение, мне было всего десять.

Ağır yağışların bir sonucu olarak sel baskınları meydana geldi.

В результате сильного дождя было наводнение.

Ve taşınan oksijen yetersizliği sonucu ciddi organ hasarı meydana geliyor.

что приводило к тяжёлому повреждению органа из-за недостатка кислорода.

Okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı

первая энергия была выпущена, когда произошел разрыв на дне океана

Günümüzde ise bundan 25 yıl önce bir olay meydana geldi

сегодня инцидент произошел 25 лет назад

Geçen hafta Güney Amerika'da çok güçlü bir deprem meydana geldi.

- На прошлой неделе в Южной Америке случилось мощное землетрясение.
- На прошлой неделе в Южной Америке произошло мощное землетрясение.

Biz onu küçük kıralım derken ya büyük bir kırılma meydana gelirse?

Что, если произойдет большой разрыв, когда мы скажем, что мы сломали его маленький?

Mucizeler meydana gelir, sadece biz olayların akışı içerisinde onların farkına varmayız.

Чудеса есть, просто мы не замечаем их в круговороте событий.

- Birden beklenmedik bir şey oldu.
- Aniden umulmadık bir şey meydana geldi.

Внезапно произошло нечто неожиданное.

- Her gün yeni sözcükler doğar.
- Her gün yeni sözcükler meydana gelir.

Новые слова возникают ежедневно.

Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?

Неисправность была с самого начала или возникла через некоторое время? – Когда?

Süperiletkenlik, bir metal elektrik akımının akışına karşı tüm direncini kaybettiğinde meydana gelir.

Явление сверхпроводимости возникает, когда металл полностью теряет свое электрическое сопротивление.

- Hindistan'da dün büyük bir deprem meydana geldi.
- Dün Hindistan'da büyük bir deprem oldu.

Вчера в Индии произошло большое землетрясение.

Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?

Неисправность появляется регулярно или только эпизодически? Можно ли воспроизвести возникновение неисправности?

- Bütün gökyüzü aydınlandı ve bir patlama meydana geldi.
- Bütün gökyüzü aydınlandı ve bir patlama oldu.

Всё небо озарилось, и раздался взрыв.

- Tom her şeyi meydana çıkarmakla tehdit etti.
- Tom her şeyi ortaya çıkarmakla tehdit etti.
- Tom her şeyi ortaya dökmekle tehdit etti.

Том пригрозил, что всё откроет.

- Kış mevsiminde çok sayıda yangın olur.
- Kışın çok yangın çıkar.
- Kış aylarında çok sayıda yangın meydana gelir.
- Kış mevsiminde çok yangın olur.

Зимой часто бывают пожары.

- Bu durumun kötü niyetle bir alakası yok, tamamen tesadüfi olarak meydana geldi.
- Bunun kasıtlı olarak yapılmadığına, kesinlikle ama kesinlikle öylesine denk geldiğine inanıyorum.

Я уверен, что это не чей-то злой умысел, а чистая случайность.