Translation of "Vermiyor''" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Vermiyor''" in a sentence and their portuguese translations:

Polis bilgi vermiyor.

A polícia está a reter informações.

Tom'un bilgisayarı cevap vermiyor.

O computador de Tom não está respondendo.

Tom hiç zarar vermiyor.

Tom não está fazendo nenhum mal.

İneğimiz bize süt vermiyor.

A nossa vaca não nos dá leite.

Tom hiç kimseye zarar vermiyor.

O Tom não está fazendo mal a ninguém.

Tom oğlunun dondurma yemesine izin vermiyor.

O Tom não permite que seu filho tome sorvete.

Mary neden telefon çağrılarıma cevap vermiyor?

Por que é que a Mary não retorna as minhas ligações?

Ve hiçbir iş ücretli izin vermiyor.

e nenhum destes empregos pagam licença remunerada.

Tom Mary'nin kendisine yaklaşmasına izin vermiyor.

Tom não deixa Maria se aproximar.

Tom Mary'nin araba sürmesine izin vermiyor.

Tom não deixa Mary dirigir.

Teknolojimiz buna imkan veriyor mu? Hayır vermiyor.

nossa tecnologia permite isso? Não, não faz.

Tom Mary'nin onun arabasını sürmesine izin vermiyor.

- Tom não deixa Maria dirigir seu carro.
- Tom não deixa Maria dirigir o carro dele.

Bu artık o kadar çok zarar vermiyor.

Já não está doendo tanto.

- Tom arabasını kimseye kullandırmaz.
- Tom arabasını kullanması için kimseye izin vermiyor.

O Tom não deixa ninguém dirigir o carro dele.

- Tom asla bizim oynamamıza izin vermez.
- Tom bizim oynamamıza hiç izin vermiyor.

Tom nunca deixa-nos jogar.