Translation of "Oyuk" in Portuguese

0.002 sec.

Examples of using "Oyuk" in a sentence and their portuguese translations:

Tilki oyuk bir ağaçta saklandı.

A raposa escondeu-se na árvore oca.

Evet, bakın. Mükemmel ve küçük bir oyuk.

Sim, é uma alcova natural.

- Çocuklar meşe oyunları için yerde küçük bir oyuk açtılar.
- Çocuklar bilye oyunları için yerde küçük bir oyuk açtılar.

Os meninos fizeram um pequeno buraco no solo para o jogo de gude.

Ölü Adam Çapası, cesur bir seçim. Öncelikle bir oyuk kazacağız.

A Âncora do Morto, uma escolha de coragem. Primeiro, temos de cavar.

Oyuk ne kadar derin olursa çapa da o kadar kuvvetli olur.

Quanto mais fundo cavarmos, mais forte a âncora.