Translation of "Kullanılan" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Kullanılan" in a sentence and their portuguese translations:

Inşaatında kullanılan taşlar

pedras usadas na construção

Dünyada kullanılan haritalara baktığımızda ise

quando olhamos para os mapas usados ​​no mundo

Bu pramitlerin inşaatında kullanılan taşların

as pedras usadas na construção desses pramites

Abaküs sayı saymada kullanılan bir araçtır.

O ábaco é um instrumento de cálculo.

Önce bu deneyde kullanılan katalizörü incelemek istiyorum.

Primeiro, gostaria de examinar o catalisador utilizado neste experimento.

Hani günümüzde çok kullanılan bir terim var ya

Sabe, existe um termo usado muito hoje

WHO Dünya Sağlık Örgütü için kullanılan bir kısaltmadır.

OMS é a abreviação de Organização Mundial de Saúde.

Çelik sivil inşaatta yaygın olarak kullanılan bir malzeme.

O aço é um material muito utilizado na construção civil.

Bir İngiliz anahtarı, yaygın olarak kullanılan bir araçtır.

A chave inglesa é uma ferramenta comumente utilizada.

30 tane en çok kullanılan küfürlü kelimelerin listesini düzenledim.

Eu compilei uma lista de 30 dos palavrões mais comuns.

Bu Tom'u öldürmek için kullanılan silah olabilir gibi görünüyor.

Parece que esta pode ser a arma que foi usada para matar Tom.

90 yıla yakın bir süre boyunca müze olarak kullanılan Ayasofya

Hagia Sophia, que foi usada como museu por quase 90 anos

Eski zamanlarda kullanılan tedavülden kalkmış bir 70 dolar da çıkıyor üstelik

Há também uma saída de circulação de 70 dólares usada nos tempos antigos.

Mısır piramitlerinin yapımında kullanılan teknoloji hakkında daha fazla bilgi edinmek isterim.

Eu gostaria de saber mais sobre a tecnologia utilizada na construção das pirâmides egípcias.

600 yıl cami olarak kullanılan bir yerin tekrar cami olarak kullanılması yanlış değil

Não é errado usar um local usado como mesquita por 600 anos como mesquita novamente

Sadece İngilizcenin geride bıraktığı Türkçe, Tatoeba'da ikinci en çok kullanılan dil olmak üzere.

O Turco está prestes a se tornar a segunda língua mais usada em Tatoeba, apenas superada pelo Inglês.

Avokado, kalp hastalıklarının tedavisinde çok kullanılan kimyasal bir bileşik olan beta-sitosterol'un potansiyel bir kaynağıdır.

O abacate é uma potencial fonte de beta-sitosterol, composto químico muito usado no tratamento de doenças cardíacas.

Kullanılan araçların ulaşılan amaçların doğasını belirlemesi gibi basit ve apaçık bir sebep dolayısıyla amaçlar araçları meşru kılamaz.

O fim não pode justificar os meios, pela simples e óbvia razão de que os meios utilizados determinam a natureza dos fins produzidos.

Rus dili anadil olarak eski Sovyetler Birliği'nin kurucu cumhuriyetlerini oluşturan Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Kırgızistan'da konuşulan ve Letonya, Estonya ve başka birçok ülkede resmi olmamasına karşın yaygın olarak kullanılan bir Slav dilidir.

O idioma russo é um idioma eslavo falado como idioma materno na Rússia, Bielorrússia, Ucrânia, Cazaquistão e Quirguistão, e é usado amplamente, embora sem caráter oficial, na Letônia, Estônia e nos diversos outros países que formavam as repúblicas constituintes da extinta União Soviética.