Translation of "Gergedan" in Polish

Fakat gergedan ne yapacağını anlıyor, dönüp saldırıyor.

Nosorożec przewiduje jego ruchy, skręca i naciera.

Dünyada her yıl 1.000'i aşkın gergedan katlediliyor.

Co roku na świecie morduje się tysiąc nosorożców.

Bugün, gergedan boynuzu zenginlerin statü sembolü olarak görülüyor.

Dziś są symbolem bogactwa.

Rahatsız edilmekten hoşlanmıyorlar. Siyah gergedan nüfusu yavaşça artmakta.

Który nie lubi, by mu przeszkadzano. Populacja czarnych nosorożców powoli rośnie.

Çevreci ve gergedan savunucusu olan Clare Campbell böyle durumlarda

Zdaniem obrończyni nosorożców Clare Campbell

Eski kabileler gergedan boynuzu takmanın düşmanları uzak tuttuğuna inanırdı.

Pradawne plemiona wierzyły, że noszenie rogu chroni przed wrogami.

Bu karşılaşmada, saldıran gergedan pirinç tarlasından geçen Hintli bir köylüyü hedef alıyor.

Tu widzimy nosorożca szarżującego na hinduskiego wieśniaka na polu ryżowym.

Karaborsadaki finansal değeri altının yaklaşık iki misli olan gergedan boynuzu cezbedici olabiliyor.

Wart niemal dwa razy więcej od złota, róg nosorożca może być nieodpartą przynętą.

Kaplan, gergedan ve karıncayiyen gibi nesli tükenmekte olan hayvanlar Çin'e kaçak yollardan sokuldu.

Zagrożone wyginięciem zwierzęta, takie jak tygrysy, nosorożce i łuskowce były przemycane do Chin

Vahşi yaşam biyoloğu Dr. Wong Siew Te'ye göre en tehlikeli gergedan, kendini tehdit altında hisseden gergedandır.

Jak twierdzi biolog dr. Wong Siew Te, nosorożec najgroźniejszy jest, gdy czuje zagrożenie.