Translation of "Eskiden" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "Eskiden" in a sentence and their polish translations:

Eskiden şişmandım.

Kiedyś byłem gruby.

Eskiden tenis oynardım.

Grałem w tenisa.

eskiden kullandıkları bir yöntem.

wykorzystywali, by przestać odczuwać pragnienie.

Eskiden çok et yerdim.

Jadałem dużo mięsa.

Eskiden yaşadığımız ev yıkıldı.

Dom, w którym mieszkaliśmy, został zburzony.

Eskiden Boston'da yaşadığını bilmiyordum bile.

Nawet nie wiedziałem, że mieszkałeś w Bostonie.

- Eskiden tenis oynardım.
- Önceden tenis oynardım.

Kiedyś grywałem w tenisa.

Sen bana eskiden tanıdığım birini hatırlatıyorsun.

Przypominasz mi kogoś, kogo kiedyś poznałem.

Eskiden yaptığımız gibi parkta yemek yiyelim.

Zjedzmy w parku, jak kiedyś.

Eskiden "Asya'nın Balkanları'' olarak bilinen Güneydoğu Asya

Kiedyś znana jako "Bałkany Azji",

çünkü kadın eskiden bu yana doğayla ilişkilendiriliyor.

bo kobiety od dawna utożsamia się z naturą.

Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?

Czy jedzenie ryb jest tak samo zdrowe teraz jak kiedyś?

Tom'un eskiden uyuşturucu satıcıları ve katillerle takıldığını duydum.

Słyszałem, że Tom spędzał czas z dilerami narkotyków i zabójcami.

Eskiden bir gece kuşuydum fakat şimdi bir erken kalkanım.

Kiedyś byłem nocnym markiem, ale teraz zmieniłem się w rannego ptaszka.

Eskiden çok kola içerdim ama şimdi sadece su içiyorum.

Kiedyś piłem dużo coli, teraz piję tylko wodę.

Eskiden Tom'la çok takılırdım, fakat o bu günlerde çok fazla buralarda değil.

Kiedyś sporo czasu spędzałem z Tomem, ale teraz często go nie ma.