Translation of "Yıllar" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Yıllar" in a sentence and their japanese translations:

Mutlu yıllar!

- 明けましておめでとう。
- 新年おめでとうございます。
- よいお年を。
- あけましておめでとうございます。
- あけおめ!

Yıllar geçti.

年月が経った。

Mutlu yıllar sana!

お誕生日おめでとうございます。

Yıllar çabucak geçiyor.

年月が過ぎるのは早い。

Yıllar boyunca acı çekmişlerdi.

痛みを抱えていた年月が長過ぎたので

Sovyet işgalinden yıllar sonra

長年のソビエト支配の後

Bu yıllar önceydi. 1977'de.

時は1977年でした

İki olay arasında yıllar geçer.

その二つの事件の間には何年もの月日が経っていた。

Kulenin inşa edilmesinde yıllar harcandı.

その塔を建てるのに長い年月が費やされた。

O yıllar sonra geri geldi.

彼は何年も経ってから帰ってきた。

Yıllar önce golf oynamaya başladım.

私は数年前にゴルフを始めた。

Tenis oynadığımdan beri yıllar oldu.

ぼくはもう何年もテニスをやっていない。

Ürünlerinin kalitesi yıllar geçtikçe kötüleşti.

ここ数年にわたって彼らの製品の質は落ちてきた。

- Yıllar geçip gitti.
- Yıllar geçti gitti.
- Seneler geçip gitti.
- Seneler geçti gitti.

長い年月が過ぎた。

Yıllar içinde çok fazla yosun yedim

海藻はたくさん食べてきた

O yıllar boyunca diplomat olarak çalıştı.

彼は外交官として長年人生を送ってきた。

Yıllar sonra iyi bir müzisyen oldu.

彼は成長して後年有名な音楽家になった。

Yıllar önce burada bir kale vardı.

昔ここにお城がありました。

Yabancı bir dilde uzmanlaşmak yıllar alır.

外国語をマスターするには何年もかかる。

- O yıllar önceydi.
- O seneler önceydi.

それは何年も昔のことだ。

Bu yıllar içerisinde ölümsüz şiirler yazdı.

この数年間に彼は不朽の名詩を書いた。

Bu görevin tamamlanması uzun yıllar sürdü.

この仕事の遂行は多くの歳月を要した。

- Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
- Hindistan uzun yıllar Birleşik Krallık tarafından yönetildi.

インドは長年にわたって英国に支配されていた。

Ulusal Sağlık Hizmeti'nin yıllar süren psikoterapi için

そして NHSには 長期治療を施す予算がありません

Ay, yıllar boyunca sinesti içerisinde yörüngeye oturabilirdi,

月はシネスティア内の軌道を 数年間 回っており

Önümüzdeki yıllar için 125.000 hemşire açığı var.

今後数年で看護師が 12万5千人不足します

Yıllar sonra Avrupalılar kıyı bölgelerinde sömürgeler kurdu.

数年後、ヨーロッパ人たちは沿岸の植民地に住み着いた。

"Mutlu Yeni Yıllar." "Sana da aynısını diliyorum!"

「新年おめでとう!」「あなたも!」

O, yıllar süren mutsuzluktan sonra onu boşadı.

不幸な年月を送った後で彼は彼女と離婚した。

Yıllar önce, ben Hiroşima'nın merkezini ziyaret ettim.

数十年前に私は広島の中心地を訪れた。

Pazar sabahından beri yıllar geçmiş gibi görünüyor.

日曜の朝から何年もたったような気がする。

Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.

ずっと昔からこの原則は認められてきた。

Ama bunu anlamak yıllarımı aldı, çok uzun yıllar.

非常に長い時間がかかりました

Mary ve ben uzun yıllar boyunca birbirimizi tanıyoruz.

- メアリーと私は何年も前からの知り合いである。
- メアリーと私はもう何年も前からの知り合いである。

Kral uzun yıllar boyunca ülke çapında saltanat sürdü.

王様は長年ずっと国を統治している。

Artık yıllar dışında şubat sadece 28 gün çeker.

うるう年を除いて、2月は28日しかありません。

Yıllar içinde her şeyin değiştiğini görmek eğlenceli olur.

年月を経て物事がどう変わっていくか見るのは面白そうだ。

Uzun yıllar hayatta kalmayı başaran bir nörolog ve psikiyatrist.

神経科医で精神科医の ヴィクトール・フランクルが書いた本です

Haftalar, aylar ve yıllar geçtikçe, deniz ormanındaki hayvanlarla olan ilişkim

‎海の森や 住人たちとの絆は ‎さらに深まっている

- Mutlu yıllar!
- Yeni yılınız kutlu olsun!
- Yeni yıl mübarek olsun!

- 明けましておめでとう。
- 新年おめでとうございます。
- よいお年を。
- あけましておめでとうございます。
- あけおめ!

Yıllar süren çapkınlıktan sonra, Tom sonunda Mary ile yuva kurdu.

何年も女遊びをした後、トムは遂にメアリーと結婚して身を落ち着けた。

Geçirdiği kazadan uzun yıllar sonra bazı hareket ve duyguları geri döndü.

事故から何年も経った後に 一部の運動機能と感覚を取り戻しました

Yıllar önce Everest Dağı'nda ölecek olan büyük İngiliz kaşif George Mallory'ye

何年も前に、エベレストで死ぬことになっていた偉大な英国の探検家ジョージ・マロリーは、

Başkan olarak uzun yıllar geçirdim, zamanın geldiğini hissettiğim için istifa ettim.

私は長年議長を務めてきたので、もうそろそろ引退しようかと思っている。

- Mutlu yıllar Muiriel!
- İyi ki doğdun Muiriel!
- İyi ki doğdun, Muriel!

お誕生日おめでとうムーリエル!

- Mutlu yıllar Muiriel!
- İyi ki doğdun Muiriel!
- Doğum günün kutlu olsun, Muiriel.

お誕生日おめでとうムーリエル!

Doğum günün kutlu olsun! Doğum günün kutlu olsun! Mutlu yıllar, sevgili Mary! Doğum günün kutlu olsun!

ハッピーバースデートゥユー!ハッピーバースデートゥユー!ハッピーバースデーディアーメアリー!ハッピーバースデートゥユー!