Translation of "Odanın" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Odanın" in a sentence and their japanese translations:

Odanın boyutları nedir?

- その部屋の大きさはどれぐらいですか。
- 部屋の広さはどれくらいですか?

Odanın süpürülmesini buyurdu.

彼女はその部屋を掃除するように命じた。

Odanın ortasına oturduk.

私たちはその部屋の中央に座った。

Odanın kliması var mı?

- その部屋は冷房がついていますか。
- 部屋にエアコンはありますか?
- 部屋はエアコン付きですか?

Bu odanın kliması vardır.

この部屋にはエアコンがありますよ。

Öğrencileri odanın içine çağırdı.

彼女は生徒を呼んで部屋へ入らせた。

Tom odanın köşesinde dayanıyordu.

トムは部屋の隅に立っている。

Bu odanın havası kirli.

この部屋の空気は汚れている。

Tom odanın ortasında durdu.

トムは部屋の中央に立っていた。

Bu odanın havalandırması iyi.

この部屋は風通しがよい。

Bu odanın manzarası harika.

この部屋からの眺めはすばらしい。

Odanın arkasındaki kişiler konuşmacıyı duyamıyordu.

部屋の後方の人達には話し手の声は聞こえなかった。

Odanın sıcacık bir havası vardı.

その部屋は居心地の良い感じがした。

Odanın bir banyosu var mı?

その部屋はバスつきですか。

Odanın dışında bir süre bekleyin.

部屋の外でちょっとの間待ちなさい。

Odanın çok küçük olmasından yakınıyor.

彼は部屋が狭すぎると不平を言っている。

Ona odanın dışını temizlemesini söyledim.

- 彼に部屋から出て行くようにいった。
- 私は彼に部屋から出て行くように言った。

Bir fare odanın etrafında koşuyor.

- ネズミが一匹部屋の中を走りまわっている。
- 鼠が一匹部屋を駆けまわっている。

Odanın soğuk olduğundan şikâyet ettik.

私達はその部屋が寒いと不平を言った。

Odanın köşesinde bir masa var.

部屋のすみに机があります。

Bu odanın kirası ne kadar?

この部屋の家賃はいくらですか。

Bu odanın üç penceresi vardır.

この部屋には窓が3つある。

Odanın çok sıcak olmasından şikayet etti.

彼女は部屋が暑すぎて困ると言った。

Odanın içinde oraya buraya koşup durma.

部屋の中で走り回るな。

Odanın ortasındaki dansçı başlamak için hazır.

稽古場の真ん中の踊り子は今にも踊り始めようとしています。

O bina, odanın diğer tarafından kolayca görülebilir.

その建物は部屋の反対側からよく見える。

Onlar aniden odanın arkasındaki bir gürültünün farkındaydılar.

部屋の奥で何か音がするのに気がついた。

Onlar, odanın çok sıcak olmasından şikayetçi oldular.

彼らは部屋が暑すぎると不平を言った。

Isı odanın her tarafına elektrik sobasıyla yayıldı.

電気ストーブで部屋中に熱が広がった。

Karım odanın karşısından bana bir işaret verdi.

妻は部屋のむこう端から私に合図した。

Bayan Jones, odanın öğlene kadar süpürülmesini emretti.

ジョーンズさんは部屋を昼までに掃除しておくように指示した。

Odanın bu köşesinde bir sera kurmak isterim.

この部屋の隅に観賞植物を置きたいんです。

Bu odanın güzel bir dağ manzarası var.

この部屋からの山の眺めは最高だ。

Dışarısı soğuk, bu yüzden o, odanın içine geldi.

外は寒いから、彼は部屋に入って来た。

Birkaç yıl önce, bizim odanın içinde az miktarda mobilya vardı.

2、3年前、私たちの部屋には家具はほとんどなかった。

Belgelerin yığınını eşit şekilde böl, ve onları birer birer odanın her iki tarafına koy.

書類の山を均等に分けて、部屋の両側へひとつずつ持っていきなさい。

Tom Mary ile ilgilenmediğini söyledi fakat o her zaman onun bulunduğu odanın tarafına doğru bakıyor gibi görünüyordu.

トムはメアリーに興味がないと言っていたが、いつも彼女の方ばかり見ているようだった。