Translation of "Ann" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Ann" in a sentence and their japanese translations:

Ann hasta görünüyor.

アンは病気のようだ。

Ann çilolataya düşkün.

アンはチョコレートに目がない。

Ann çikolatayı sever.

アンはチョコレートに目がない。

Ann bir amigo.

アンはチアガールです。

Ann kibarca söylüyor.

アンは優雅に歌う。

Ann partimize gelmeyecektir.

アンはパーティーには来ないだろう。

- Ann müziği çok seviyor.
- Ann müzikten çok hoşlanır.

アンは音楽が大好きだ。

Ann çikolatayı çok sever.

アンはチョコレートに目がない。

Ann küçük bir kızdır.

- アンは小さな女の子です。
- アンは幼い少女です。

O Ann ile evlendi.

彼はアンと結婚した。

Ann resmi yapmayı bitirdi.

アンはその絵をかき終えた。

Sanırım Ann Jack'i seviyor.

アンはジャックを愛しているのだと私は思う。

Ann, şiir yazmayı sever.

アンは詩を書くのが好きだ。

Ann bir iş bulamıyor.

- アンは仕事がみつからない。
- アンは職を見つけられずにいる。

Ann alt kata geldi.

アンは階下に降りてきた。

John ve Ann birbirlerini seviyorlar.

ジョンとアンは互いに好意を持っている。

Ann için bir bebek yaptım.

私はアンに人形を作ってやった。

Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.

アンはチョコレートに目がない。

O adını Ann olarak değiştirdi.

彼女は名前をアンに変えた。

Ann çok iyi tenis oynar.

アンはテニスがとても上手だ。

Geçen ay Ann ile evlendi.

彼は先月アンと結婚した。

Ann nehrin karşı tarafına yüzdü.

アンは川を泳いでわたった。

Ann bu hediyeyi bana verdi.

アンは私にこのプレゼントをくれた。

Ann tahtaya bir şeyler yazdı.

アンは黒板に何か書いた。

John ve Ann birbirlerini severler.

ジョンとアンは互いに好意を持っている。

Biri piyanoyu çalıyor. Bu Ann olmalı.

だれかがピアノをひいている。アンに違いない。

Ann odasını her zaman temiz tutar.

アンはいつも自分の部屋を綺麗にしておく。

Ann genellikle okul sonrası tenis oynuyor.

アンは放課後よくテニスをします。

Ann mutlu bir rüya görüyor olmalı.

アンは楽しい夢を見ているに違いない。

Bu hediye bana Ann tarafından verildi.

私はこのプレゼントをアンからもらった。

Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.

アンはちょうどレポートを書き終えたところだ。

Çeşitli farklarına rağmen Joan ve Ann arkadaşlar.

- 違いがいろいろあるにも関わらず、ジョーンとアンは友達同士でいる。
- 違いは多々あるが、ジョーンとアンは仲良しだ。

Mike lisenin ikinci yılında ve Ann de.

マイクは高校二年生でアンも同学年だ。

Ann çikolatayı her şeyden daha çok seviyor.

アンはチョコレートに目がない。

Ann küçük kız kardeşine bir ninni söyledi.

アンは妹のために子守唄を歌ってあげた。

Ann ve Zachary birlikte kaçmış gibi görünüyor.

アンとザチャリーは駆け落ちしたらしいんだ。

Ya Ann ya da Carol bebeğe bakacak.

アンかキャロルのどちらかが、その赤ちゃんの面倒を見ます。

Ann okula geç geldiği için öğretmeninden özür diledi.

アンは遅刻したので先生に謝った。

Gösteri o kadar sıkıcıydı ki Ann ve ben uykuya daldık.

映画はとても退屈だったのでアンと私は眠ってしまった。

- Ann sinirli olarak yedi.
- Annie sinirli sinirli yedi.
- Annie sinirlice yedi.

アニーは不安な気持ちで食事をしたものだ。