Translation of "Yorgundu" in Italian

Herkes yorgundu.

Erano tutti stanchi.

Gözlerim yorgundu.

I miei occhi erano stanchi.

Tom yorgundu.

Tom era stanco.

Onlar yorgundu.

- Erano stanchi.
- Erano stanche.

Öğrencilerin çoğu yorgundu.

Molte delle studentesse erano stanche.

Tom çok yorgundu.

Tom era molto stanco.

Tom oldukça yorgundu.

Tom era abbastanza stanco.

Mayuko çok yorgundu.

Mayuko era molto stanca.

Tom açıkça yorgundu.

- Tom era palesemente stanco.
- Tom era ovviamente stanco.

O, çok yorgundu.

- Era molto stanco.
- Lui era molto stanco.

Tom biraz yorgundu.

Tom era un po' stanco.

Tom, şüphesiz, çok yorgundu.

Tom era, ovviamente, molto stanco.

Tom aç ve yorgundu.

Tom era stanco e affamato.

O, o zaman yorgundu.

- Era stanco allora.
- Lui era stanco allora.
- Era stanco all'epoca.
- Lui era stanco all'epoca.

Tom yorgundu ve kötü durumdaydı.

- Tom era stanco e infastidito.
- Tom era stanco e arrabbiato.

Yorgundu ama çalışmaya devam etti.

Era stanco, ma continuò a lavorare.

Tom çalışamayacak kadar çok yorgundu.

Tom era troppo stanco per studiare.

Ders çalışmak için çok yorgundu.

Lui era troppo stanco per studiare.

Tom ve Mary çok yorgundu

Tom e Mary erano molto stanchi.

Tom konuşamayacak kadar çok yorgundu.

Tom era troppo stanco per parlare.

Tom çalışmak için çok yorgundu.

Tom era troppo stanco per lavorare.

O yorgundu fakat çalışmaya devam etti.

Era stanca ma continuò a lavorare.

Tom Mary'ye gülümseyemeyecek kadar çok yorgundu.

Tom era troppo stanco anche per sorridere a Mary.

Tom bunu yapmak için çok yorgundu.

Tom era troppo stanco per farlo.

Tom yorgundu ve ben de öyle.

Tom era stanco e anche io lo ero.

O, çalışmaya devam edemeyecek kadar çok yorgundu.

- Era troppo stanca per continuare a lavorare.
- Lei era troppo stanca per continuare a lavorare.

Çok yorgundu, bu yüzden yatmaya erken gitti.

Era molto stanco, per cui è andato a letto presto.

Tom ve Mary dövüşemeyecek kadar çok yorgundu.

Tom e Mary erano troppo stanchi per litigare.

Tom yorgundu bu yüzden daha erken yatmaya gitti.

Tom era stanco, perciò è andato a dormire presto.

Tom o kadar yorgundu ki yemek yemek bile istemedi.

- Tom era così stanco che non voleva neanche mangiare.
- Tom era così stanco che non voleva nemmeno mangiare.
- Tom era così stanco che non voleva neppure mangiare.

Ellen o kadar yorgundu ki o yatmaya erken gitti.

- Ellen era così stanca che è andata a letto presto.
- Ellen era così stanca che andò a letto presto.

Tom'un kasları çok yorgundu ve eve gitmek ve banyoda bir süre dinlenmek istedi.

I muscoli di Tom erano affaticati e lui voleva andare a casa ed immergersi in un bagno caldo per un po'.

- Tom yorgun ve kötü bir ruh hali içindeydi.
- Tom yorgundu ve kötü bir moddaydı.

Tom era stanco e di cattivo umore.