Translation of "Arasındaki" in Italian

0.006 sec.

Examples of using "Arasındaki" in a sentence and their italian translations:

Efsaneleri arasındaki yerini sağlamıştır

storia militare.

İkiniz arasındaki işler nasıl?

- Come vanno le cose fra di voi?
- Come vanno le cose tra di voi?

Bunlar arasındaki fark nedir?

- Qual è la differenza tra questi?
- Qual è la differenza tra queste?
- Qual è la differenza fra questi?
- Qual è la differenza fra queste?

Beklentilerinle isteklerin arasındaki mesafe açıldıkça

Quanto più è largo lo spazio fra ciò che ti aspetti e ciò che vuoi

Ne yaptığım arasındaki farkı özdeşleştirdiğimde

e cosa faccio in un'azione allineata al valore,

Nehir iki ülke arasındaki akmaktadır.

Il fiume scorre tra i due paesi.

Bu ikisi arasındaki farkı açıklayamam.

Non so spiegarti la differenza fra questi due.

İşletmeler arasındaki bağlantıların çoğu koptu.

Molte di quelle connessioni esistenti tra le imprese si sono spezzate

İneklerle boğalar arasındaki fark nedir?

- Qual è la differenza tra le vacche e i tori?
- Qual è la differenza tra le mucche e i tori?

Onların arasındaki farkı fark etmedim.

- Non ho capito la differenza tra loro.
- Io non ho capito la differenza tra loro.

Bir güvercin arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra un piccione e l'altro?

çoğu zaman hayatla ölüm arasındaki fark.

è spesso questione di vita o di morte.

Veya "Büyük nesiller arasındaki bölünmeyi aşmak."

O ancora "Colmare il grande divario generazionale."

Örneğin burada Çin ve ABD arasındaki

Qua abbiamo Cina e Stati Uniti.

İki fikir arasındaki zıtlık çok belirgin.

Il contrasto tra le due idee è molto marcato.

Bunun ve şunun arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza fra questo e quello?

Mikroplar ve bakteriler arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra i microbi e i batteri?

İnanç ve güven arasındaki fark nedir?

- Qual è la differenza tra fede e fiducia?
- Qual è la differenza fra fede e fiducia?

Öğretmenler çocuklar arasındaki kavgaya müdahale etmiyorlar.

Gli insegnanti non si intromettono nei litigi di scuola tra i bambini.

İki ülke arasındaki ticaret karmaşık olabilir.

Il commercio tra due paesi può essere complicato.

Iaido ve Kendo arasındaki fark ne?

Qual è la differenza tra iaido e kendo?

İki ülke arasındaki gerilim hızla büyüyor.

Le tensioni tra i due paesi stanno crescendo rapidamente.

Facebook'un gençler arasındaki popülerliği hızla azalıyor.

La popolarità di Facebook tra gli adolescenti sta calando rapidamente.

Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.

La differenza tra la parola 'giusta' e quella 'quasi giusta' è la differenza tra il sole e una lampadina.

- New York ve Londra arasındaki uzaklık ne kadardır?
- Newyork ve Londra arasındaki mesafe nedir?

- Che distanza c'è tra New York e Londra?
- Qual è la distanza tra New York e Londra?

3000 saat gözleyicisi arasındaki fark paha biçilemez.

e 3.000 timbratori di cartellino è fondamentale.

Memeliler arasındaki en düşük sindirim oranına sahipler.

I bradipi sono i mammiferi con il tasso di digestione più lento.

Tom, Irak ve İran arasındaki farkı bilmiyor.

- Tom non conosce la differenza tra Iraq e Iran.
- Tom non sa la differenza tra Iraq e Iran.

Bu iki fotoğraf arasındaki farkı buldun mu?

Hai scoperto la differenza fra queste due foto?

Taklit ve gerçek elmaslar arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra diamanti veri e imitazioni?

Tom coğrafya ve jeoloji arasındaki farkı bilmiyor.

Tom non conosce la differenza tra geografia e geologia.

Amerikan ve İngiliz İngilizcesi arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra l'inglese americano e quello britannico?

Astreoidler ve kuyruklu yıldızlar arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra asteroidi e comete?

Bir köyle bir şehir arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra un villaggio e una città?

Granit ve kumtaşı arasındaki farklılığı söyleyebilir misiniz?

- Riesci a distinguere la differenza tra granito e arenaria?
- Tu riesci a distinguere la differenza tra granito e arenaria?
- Riesce a distinguere la differenza tra granito e arenaria?
- Lei riesce a distinguere la differenza tra granito e arenaria?
- Riuscite a distinguere la differenza tra granito e arenaria?
- Voi riuscite a distinguere la differenza tra granito e arenaria?

Bergen yedi dağ arasındaki kent olarak bilinir.

Bergen è conosciuta come la città tra le sette montagne.

Bu nehir, iki il arasındaki sınırı oluşturur.

- Questo fiume forma il confine tra le due prefetture.
- Questo fiume forma il confine fra le due prefetture.

Afrika ve Asya filleri arasındaki farklar nedir?

- Quali sono le differenze tra gli elefanti africani e quelli asiatici?
- Quali sono le differenze fra gli elefanti africani e quelli asiatici?

Raster ve vektör grafikleri arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra grafica raster e vettoriale?

Bir yıldırımla bir şimşek arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra un fulmine e un lampo?

Ordu, Fransa ve İspanya arasındaki sınırı koruyor.

- L'esercito protegge il confine tra la Francia e la Spagna.
- L'esercito sta proteggendo il confine tra la Francia e la Spagna.

Tom, doğru ve yanlış arasındaki farkı bilmiyor.

Tom non sa la differenza tra giusto e sbagliato.

Bir samurayla bir ninja arasındaki fark nedir?

- Qual è la differenza tra un samurai e un ninja?
- Qual è la differenza fra un samurai e un ninja?

Kalp ve duygular arasındaki bu bağlantı oldukça derin.

che i collegamenti tra cuore e emozioni sono molto stretti.

Kabullenme ve umut arasındaki gergin problemi nasıl çözmeliyiz?

come puoi risolvere la tensione tra accettazione e speranza?

İki öğrenci arasındaki fikirlerde büyük bir boşluk var.

C'è un ampio divario nei pareri dei due studenti.

Fransa ve İngiltere arasındaki savaş yüz yıl sürdü.

- La guerra tra la Francia e l'Inghilterra è durata cento anni.
- La guerra tra la Francia e l'Inghilterra durò cento anni.

Bir piyano ve bir balık arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra un pianoforte e un pesce?

Bir yıldız ve bir gezegen arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra una stella e un pianeta?

Bir köy ve bir kasaba arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra un villaggio e una città?

Sadece bunu siz ve gerçekliğin arasındaki bir engel yapmayın.

Non lasciate però che sia un ostacolo tra voi e la realtà.

Bu, ABD ve Rusya arasındaki soğuk Bering Denizi derinlerinde

Si tratta di un piccolo gruppo di isole situate nel gelido mare di Bering

Lastikler lastik ve yol yüzeyi arasındaki sürtünme nedeniyle yıpranır.

Gli pneumatici si sono deteriorati a causa dell'attrito tra la gomma e la superficie della strada.

Tom bir elmas ve bir zümrüt arasındaki farkı bilmiyor.

Tom non sa la differenza tra un diamante e uno smeraldo.

Tom bir şehir ve bir köy arasındaki farkı bilmiyor.

Tom non sa la differenza tra una città e un villaggio.

Tom, pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı söyleyemez.

Tom è incapace di capire la differenza tra un vino di qualità e uno da poco.

Tom bir fabl ve bir masal arasındaki farkı bilmiyor.

- Tom non sa la differenza tra una fiaba e una favola.
- Tom non conosce la differenza tra una fiaba e una favola.

Tom ucuz şarap ve pahalı şarap arasındaki farkı açıklayamıyor.

- Tom non può spiegare la differenza tra vino economico e vino costoso.
- Tom non riesce a spiegare la differenza tra vino economico e vino costoso.

Bu Japon nezaketi ve Amerikan nezaketi arasındaki farktan kaynaklanmaktadır..

- Questo è per via della differenza tra la cortesia giapponese e la cortesia americana.
- Ciò è per via della differenza tra la cortesia giapponese e la cortesia americana.

Senin zekan Bombay ve Mumbai arasındaki mesafe kadar çoktur.

La tua intelligenza è grande come la distanza tra Bombay e Mumbay.

Tom, İspanyol şarabı ve Şili şarabı arasındaki farkı söyleyemez.

Tom non sa distinguere il vino spagnolo dal vino cileno.

Ve ikisi arasındaki ilişki daha çok tek yönlü hale geldi.

e la relazione tra le due parti è diventata per lo più unilaterale.

Facebook ve Twitter arasındaki fark, Twitter'ın bir mikroblog servisi olmasıdır.

La differenza tra Facebook e Twitter è che Twitter è un servizio di microblog.

Kalp ve aşk arasındaki bu bağ modern zamanda da ayakta kaldı.

Questa associazione tra il cuore e l'amore ha resistito alla modernità.

Amerika Birleşik Devletleri ile Sovyetler Birliği arasındaki Soğuk Savaşın zirvesinde, Kozmonot

Al culmine della guerra fredda tra gli Stati Uniti e l'Unione Sovietica, il cosmonauta

Keman ve piyano arasındaki fark nedir? Piyano daha uzun süre yanar.

- Qual è la differenza tra un violino e un piano? Un piano brucia più a lungo.
- Qual è la differenza tra un violino e un pianoforte? Un pianoforte brucia più a lungo.

İzlanda, Kuzey Atlantik'te Grönland, Faroe Adaları ve Norveç arasındaki bir ada ülkesidir.

L'Islanda è una nazione insulare nel Nord Atlantico tra la Groenlandia, le Isole Faroe e la Norvegia.

1950'ler doğu ve batı arasındaki bir soğuk savaş yoluyla karakterize edilir.

Gli anni Cinquanta sono caratterizzati da una guerra fredda tra Est ed Ovest.

- Dünyadan aya olan uzaklık ne kadardır?
- Dünya ile Ay arasındaki uzaklık ne kadardır?

Qual è la distanza tra la Terra e la Luna?

- Dirsek kol ve önkol arasında eklemdir.
- Dirsek ön kol ile üst kol arasındaki eklemdir.

Il gomito è la giuntura tra il braccio e l'avambraccio.

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.

La differenza tra passato, presente e futuro non è altro che una illusione estremamente diffusa.

En yüksek ve en alçak seviyelerinin arasındaki fark 16 metreyi bulabilir. Gelgitler çekilirken arkalarında kayalık havuzları bırakır.

dove l'escursione tra alta e bassa marea raggiunge anche i 16 metri. Con il ritrarsi della marea, si formano delle pozze tra le rocce.

"Esperanto: Avrupa veya Asya dili" denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu.

Nel suo saggio "Esperanto: lingua europea o asiatica" Claude Piron ha evidenziato le somiglianze tra l'esperanto e il cinese, mettendo con ciò le basi all'idea che l'esperanto sia puramente eurocentrico.