Translation of "Neler" in Hungarian

0.008 sec.

Examples of using "Neler" in a sentence and their hungarian translations:

Riskler neler?

Milyen kockázatokkal jár?

Neler oluyor?

Hogy is van ez?

Hobilerin neler?

Mik a hobbijaid?

Amaçların neler?

- Mit szándékozol tenni?
- Mi áll szándékodban?
- Mik a szándékaid?

Seçeneklerim neler?

Mik a lehetőségeim?

Peki, bunlar neler?

Mik ezek?

"Tanrım, neler oluyor?"

„Jó ég, mi történik itt?”

Neler olacağını göreceğiz.

Meglátjuk, mi történik.

Demin neler oldu?

Mi az ördög történt az előbb?

Neler oldu böyle?

- Mi a csuda történt?
- Mi a fene történt?

Burada neler oluyor?

- Mi folyik itt?
- Mi van itten!?
- Itt meg mi folyik?

neler olduğunu çözmeye çalışıyordum.

és próbáltam rájönni, mi történik velem.

Neler olduğunu anlamalarını sağlamalılar.

Hogy ők is megértsék, mi zajlik éppen.

- Neler oluyor?
- Ne oluyor?

- Mi történik ott?
- Mi történik?

Bana neler olduğunu söyle.

Mondd meg, mi folyik itt.

Neler olduğunu bilmek istiyorum.

Tudni akarom, hogy mi folyik itt.

Neler olduğunu biliyor musun?

Tudod, mi történik?

Bu kasabada neler oluyor?

- Mi történik ebben a városban?
- Mi folyik itt a városban?

Bugün neler oluyor sana?

Mi van ma veled?

Yarın için planlarınız neler?

Mit tervezel holnapra?

Neler olduğunu bize bildir.

Mondd meg, mi folyik itt!

Gelecek neler gösterir bilemeyiz.

Nem tudhatjuk, hogy mit tartogat számunkra a jövő.

Ben neler olduğunun farkındayım.

Tisztában vagyok vele, hogy mi folyik itt.

Tom'a neler olduğunu anlatmalıyız.

- El kell mondanunk Tomnak, hogy mi történt.
- Beszélnünk kell Tomnak arról, ami történt.

Orada neler oluyor, bilmiyorum.

Nem tudom, hogy mi folyik itt.

- Tom neler olabileceği hakkında endişeli.
- Tom neler olabileceği hakkında endişeleniyor.

Tom aggódik amiatt, hogy mi történhet.

Bana baktıklarında neler yapabileceğimi göreceklerdi.

Inkább azt lássák, mire vagyok képes,

İyi uyku için tavsiyeleriniz neler?"

Mit tanácsol ennek érdekében?"

Özel güçlerimizin neler olduğunu biliyorsunuz.

Ti is tudjátok, mi a szupererőtök.

Bu resimde neler olduğuna bakalım.

Nézzük, hogyan fest a helyzet.

Peki evdeki ürünlerle neler yapılabilir?

Mi a helyzet az otthon használt termékekkel?

Bölücü söylemin altında neler yatıyordu?

Mi áll az egész megosztó retorika hátterében?

Sadece neler olduğunu bilmek istiyorum.

Csak azt akarom tudni, hogy mi folyik itt.

- Seçenekler neler?
- Seçeneklerde ne var?

- Mik az opciók?
- Milyen lehetőségek vannak?
- Mik a lehetőségek?

Neler olduğunu tam olarak biliyorum.

Pontosan tudom, mi történik.

Gelecek hafta için planların neler?

Mik a terveid a hétvégére?

Burada neler olduğunu bilmek istiyorum.

Szeretném tudni, hogy mi történik itt.

Tom'a gerçekten neler olduğunu anlatma.

Ne mondd el Tominak, hogy valójában mi történt.

Muhtemelen neler olduğunu tahmin edebilirsiniz.

Bár valószínűleg ki tudod találni, hogy mi történik.

- Açıkçası, burada neler olduğunu bilmiyorum.
- Açıkçası, burada neler olduğu konusunda bir fikrim yok.

- Az igazat megvallva, lövésem sincs, mi megy itt végbe.
- Őszintén szólva, fogalmam sincs, hogy mi történik itt.

Gelecek seçimde neler olabileceğine baktığımız zaman

Ha megfigyeljük, hogy mi történhet a következő elnökválasztáson,

Neler olduğunu anlamam birkaç saniye sürdü.

Eltartott pár másodpercig, míg rájöttem, mi folyik.

Keşke neler olduğunu biri bana söylese.

Bárcsak elmondaná valaki nekem, hogy mi történik.

Burada neler olduğunu lütfen açıklar mısın?

- Kérem, meg tudná magyarázni, hogy mi történik itt?
- Kérlek, meg tudnád magyarázni, hogy mi történik itt?

Burada neler oluyor bilmiyorum, ama öğrenmek niyetindeyim.

Nem tudom, hogy mi történik itt, de szándékomban áll kideríteni.

Ben orada neler olup bittiğini bilmek istiyorum.

Tudni akarom, hogy odakint mi folyik.

O kapıların ardında neler döndüğünü kimse bilmiyor.

Senki sem tudja, mi folyik azon ajtók mögött.

- Sizin elinizde ne var?
- Sizde neler var?

Mi van nálatok, srácok?

Tom'un neler olduğu hususunda hiçbir fikri yoktu.

Tomnak ötlete sem volt, mi folyik éppen.

Tom neler olduğunu görmek için dışarı koştu.

Tom kirohant, hogy lássa, mi történik.

- Bugün okulda ne yaptın?
- Bugün okulda neler yaptınız?
- Bugün okulda neler gördünüz?
- Bugün okulda ne işlediniz?

Mi történt ma az iskolában veled?

Yüzey altında neler olduğu hakkında bir fikir verir.

fogalmat alkothatunk arról, mi történik a felszín alatt.

Bir sanatçının günlük hayatında neler olduğunu anlıyor muyuz

Megértjük-e a művészek mindennapi életét,

Tom'un kesinlikle neler olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.

Tominak a legkisebb elképzelése sem volt arról, hogy mi történik.

Dünya genelinde ve zaman içerisinde bireysel seviyede neler oluyor?

Az egyének szintjén történő változások idővel világszerte összeadódnak.

Hiçbiri neler olup bittiğine dair yorum yapmaya cesaret edemiyordu.

senki sem merte megvitatni az eseményeket velem.

Peki bizim için buzun nasıl çatladığına ilişkin denklemler neler?

Milyen egyenleteket használunk a jéghasadás leírására?

- Neler olduğunu duyunca hayret ettim.
- Ne olduğunu duyduğumda şaşırdım.

Meglepődtem, amikor meghallottam, hogy mi történt.

- Olup bitenleri neden kafana takıyorsun?
- Neler olduğu neden umurunda?

Miért érdekel, hogy mi történik?

Bu teknolojinin neler yapabileceğine dair üç örnek daha vermek istiyorum.

Hadd mutassak még három példát, hogy mit tud ez a technológia.

- Senin derdin ne?
- Neler oluyor sana?
- Senin neyin var böyle?

Mi a bajod?

Tom kulağını kapıya bastırdı, bitişik odada neler olduğunu duymaya çalıştı.

Tomi a fülét az ajtóhoz nyomta hallgatózva, hogy mi folyik a másik szobában.

- Onun sevgilisi hakkında neler biliyorsun?
- Kız arkadaşıyla ilgili ne biliyorsun?

Mit tudtok a barátnőjéről?

Sayın başkan, günaydın. Başkanlığınızın son dakikalarında neler hissediyorsunuz? Herhangi bir gün ne hissediyorsam onu.

Jó reggelt, elnök úr! Hogy érzi magát az elnöksége utolsó perceiben? Ugyanúgy, mint máskor.

Bu savunma ancak karanlık çökünce belli olur. Resife mavi ışık vurunca neler olduğu gözler önüne serilir.

Ez csak sötétedés után válik nyilvánvalóvá. A kék fényben fürdő zátony jelzi, mi is történik.

Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.

Bemegyek a boltba, és kit látok? Egyik amerikai barátomat, aki rögtön elkezdi mesélni, hogy mi történt vele, amióta nem láttuk egymást.